17 Aralık 2011

Elektro Bisikletler 2

Elektro Bisikletler, gelecek yılların yeni eğlencesi olacağa benziyor. Gün geçmiyor ki yeni bir model, yeni bir marka ile karşılaşmayalım. Araba üreticileri, bisiklet markaları gibi profesyonel üreticilerin dışında, hobi meraklı amatörler ve daha bir çok insan bu alanda bir şeyler yapıyor.

İşte bazı örnekler:

Matra MS1

Fransız firması Matra’nın alüminyum kadro bisikleti akü dahil 40 kg ağırlığında. Önde 100 mm amortisör ve 400 mm disk frene sahip. Ek rejeneratif fren sistemi ile akü kapasitesi arttırılıyor (rejeneratif fren sistemiyle kinetik enerji elektrik enerjisine dönüştürülüyor). Dolu aküyle 96 km yol alan ve şarj süresi ortalama 3 – 6 saat olan bu bisiklet, gidona monte LCD ekrandaki manyetik kart okuyucu yardımıyla çalıştırılıyor. Bu ekran aynı zamanda akü doluluk ve hız göstergesi. Tabii gece sürüşleri için LED ışık ve hırsıza karşı alarm da var. Sele ve gidon yükseklik ayarını istediğiniz gibi yapabiliyorsunuz. Ancak bu güzel oyuncak hiç de ucuz sayılmaz, 3500 – 5000 $ gibi bir fiyat düşünülmekte. 



VW Bike


Trafik sıkıştı ve 4 tekerle yola devam edemiyorsunuz. Ama stepne yuvasından çıkarttığınız bu bisikletle işinizi görüp geri gelebilirsiniz.

Katlandıktan sonra arabanızın bagajında sizi bekleyen bisikletiniz aynı zamanda arabadan şarj edilebiliyor. Ancak pedalları olmayan bu bisikletin 20 km mesafelik şarjını bitirirseniz iterek geri gelmek zorunda kalırsınız - bu da 2 teker dostumuzun bir dezavantajı. Azami hızı 20 km olan bisikletin disk frenleri ve LED ışığı size güvenli sürüş sağlıyor. VW, bu bisikleti araçlarına koyma yerine ayrıca pazara sürmeyi planlıyor. Ancak henüz tarih verilmemiş.

İnsanların arabadan inip çifttekere binmeleri en azından bir aracın trafikten çıkması ve 2 tonluk bir ölüm makinesinin yollardan eksilmesi demek. Ancak pedalları olmayan bu elektrikli scooter (bisiklet diyemeyiz) yerine, katlanır bir bisiklete binmek, daha dinç kalmamıza yardımcı olmaz mıydı?





Audi E-Bike

Tasarımcı Arash Karimi bu bisikleti geleceğin kent sürücüsüne adamış. Motorlu araçların kent içi kullanımları gittikçe zorlaşıp daralırken, doğa dostu bu araç geleceğin ulaşımının nasıl olacağı hakkında fikir veriyor. Üstelik küresel bir markanın kaşesiyle! Dayanıklı kadro ve minimal tasarımıyla bir araba üreticisinin ince zevkini bulabildiğimiz bu bisiklet, sabit vites, gövdeye yerleşik akü, arka göbekte bulunan 550 – 750 w motor ve yağ gerektirmeyen Kevlar kayış zincir ile donatılmış. Sele yüksekliği ayarlanabilen (ve üzerinde LED arka lambası bulunan), tekerleri kolayca sökülen ve elektrikli hız düğmesiyle 32 km’ye çıkan Audi’nin elektro bisikleti, dolu aküyle 20 km yol alabiliyor.

Ford E-Bike Concept

Sıra Ford’da. Elektro bisiklet konseptiyle ortaya çıktıklarını onlar da gösteriyorlar. Belki seri üretimi bile olmayacak bu deneysel yaklaşım, şirketin otomotive bakışının modern ulaşımın farklı bir şekline nasıl dönüşebileceğine dair bir kanıt.

85 km’lik menzili 340 w’lık motor tarafından sağlanan bisiklet, 25 km/h hızla büyük ligde oynamaya aday. Gidona monte ekran, sürüşe ait bilgiler aktarırken 3 farklı hız seçeneğine olanak veriyor: ekonomik, konfor ve spor. Ford E-Bike’da Shimano Rapidfire vites değiştirici ve daha temiz, rahat ve doğrudan gücü aktaran karbon kayış zincirin yanı sıra Mavic Elipse Alu siyah jant, Continental Ultra Sport siyah lastik, Wellgo LU-C27G siyah/krom pedal, Downhill Alu gidon, Giant SLR 110 mm karbon kadro, Selle İtalia SLR XC sele, Avid Elixir 5 184 mm ful hidrolik fren de var.



Toyota  Lexus

80’lerin sonlarına doğru, lüks araba pazarında rakipleri Mercedes ve BMW’ye Lexus’la karşılık veren Toyota, şimdi de elektro bisikletini tanıttı.

Ön göbeğe monte 240 w’lık motora, 25,9 v’luk lityum akü güç vermekte. Karbon kadro, göbekten Shimano 8 vitesle donatılmış. Ancak üretimine ilişkin tarih henüz belirlenmemiş.





PiCycle Limited Elektric Bike

3 saatte dolan aküyle (15 amp lityum-iyon) 72 km yol gidebilen 8 vitesli (Shimano Alfine) bu bisiklet, 6061 geri dönüştürülmüş alüminyumdan. Ağırlığı 31 kg, önde 203 mm, arkada 160 mm telli disk fren, 24”x2.5” Maxxis lastik + çift kat alüminyum jant, ön amortisör, yükseklik ayarlı jel sele, ergonomik elcikler, ön göbekte 750 w DC motor. 32 km/h hıza ulaşıyor, 25˚ eğim tırmanabiliyor ve sadece (!) 5995 $.

1300 w motor donanımlı ve 48 km/h hıza çıkabilen, ancak menzili 48 km olan ikinci versiyonuna ek 1700 w gücünde motoru ile 88 km yol alabilen ve 64 km/h hıza ulaşan Kenny Roberts imzalı modeli ise 8995 $ değerinde. Bu versiyonunda ön-arka LED far ve Roloff 14 vites bulunmakta. Şarj süresi 4,5 saat. Çamurluk, çanta gibi pek çok aksesuar ekstra.

Akıllı telefon, GPS, kamera, hoparlör gibi 12 v ile çalışan her şeyi de bağlayabilir, şarj edebilirsiniz. Kayış zincir sayesinde artık yağlanmadan, paslanmadan kurtulur, arka göbekte bulunan vitesi sessizce ve dururken bile değiştirebilirsiniz. 4” ekranından hız, şarj durumu, gidilen yol-süre, harcanan enerji bilgilerini görebildiğiniz gibi hız ve elektrik akımını da sabitleyebilirsiniz. En güzel yanı ise pedal basarak akünün şarj edilebilmesi.


6 Aralık 2011

Canavar bisikletler ve daha fazlası

4 inç tekerler benim için yeterince kalın değil diyorsanız, burada gördüğünüz gibi bir araba lastiği takabilirsiniz. Bu da yetmiyorsa yarış arabası lastiği... Ama unutmayın; bunları hareket ettirecek kas ve vitese sahip olduğunuzdan emin olmalısınız. Ve tabii, araba lastiklerini biraz cılız bulanlar için traktör tekerli versiyonu da her zaman mevcut :))

Bu da eski bir bisikletin belki daha önce hiç görmediğiniz şekliyle lavaboda kullanımı. Harika değil mi? Öndeki sepetin havluluk olarak değerlendirilmiş olması da bir başka güzel.
Bisiklet her yerde... Bisiklete binmek ve dolaşmak için hepimizin farklı nedenlerimiz olabilir. Ama en önemlisi her yerde bisiklet ve bisikletlilere rastlıyor olmak.