...ve tüm pedallar dönsün.
29 Aralık 2011
17 Aralık 2011
Elektro Bisikletler 2
Elektro Bisikletler,
gelecek yılların yeni eğlencesi olacağa benziyor. Gün geçmiyor ki yeni bir model,
yeni bir marka ile karşılaşmayalım. Araba üreticileri, bisiklet markaları gibi
profesyonel üreticilerin dışında, hobi meraklı amatörler ve daha bir çok insan bu
alanda bir şeyler yapıyor.
İşte bazı örnekler:
Matra MS1
Fransız firması
Matra’nın alüminyum kadro bisikleti akü dahil 40 kg ağırlığında. Önde 100 mm
amortisör ve 400 mm disk frene sahip. Ek rejeneratif fren sistemi ile akü kapasitesi
arttırılıyor (rejeneratif fren sistemiyle kinetik enerji elektrik enerjisine
dönüştürülüyor). Dolu aküyle 96 km yol alan ve şarj süresi ortalama 3 – 6 saat
olan bu bisiklet, gidona monte LCD ekrandaki manyetik kart okuyucu yardımıyla
çalıştırılıyor. Bu ekran aynı zamanda akü doluluk ve hız göstergesi. Tabii gece
sürüşleri için LED ışık ve hırsıza karşı alarm da var. Sele ve gidon yükseklik
ayarını istediğiniz gibi yapabiliyorsunuz. Ancak bu güzel oyuncak hiç de ucuz
sayılmaz, 3500 – 5000 $ gibi bir fiyat düşünülmekte.
VW Bike
Trafik sıkıştı ve 4
tekerle yola devam edemiyorsunuz. Ama stepne yuvasından çıkarttığınız bu
bisikletle işinizi görüp geri gelebilirsiniz.
Katlandıktan sonra arabanızın
bagajında sizi bekleyen bisikletiniz aynı zamanda arabadan şarj edilebiliyor.
Ancak pedalları olmayan bu bisikletin 20 km mesafelik şarjını bitirirseniz iterek
geri gelmek zorunda kalırsınız - bu da 2 teker dostumuzun bir dezavantajı.
Azami hızı 20 km olan bisikletin disk frenleri ve LED ışığı size güvenli sürüş
sağlıyor. VW, bu bisikleti araçlarına koyma yerine ayrıca pazara sürmeyi
planlıyor. Ancak henüz tarih verilmemiş.
İnsanların arabadan inip çifttekere binmeleri en azından bir aracın trafikten çıkması ve 2 tonluk bir ölüm makinesinin yollardan eksilmesi demek. Ancak pedalları olmayan bu elektrikli scooter (bisiklet diyemeyiz) yerine, katlanır bir bisiklete binmek, daha dinç kalmamıza yardımcı olmaz mıydı?
Audi E-Bike
Tasarımcı Arash
Karimi bu bisikleti geleceğin kent sürücüsüne adamış. Motorlu araçların kent
içi kullanımları gittikçe zorlaşıp daralırken, doğa dostu bu araç geleceğin ulaşımının
nasıl olacağı hakkında fikir veriyor. Üstelik küresel bir markanın kaşesiyle! Dayanıklı
kadro ve minimal tasarımıyla bir araba üreticisinin ince zevkini bulabildiğimiz
bu bisiklet, sabit vites, gövdeye yerleşik akü, arka göbekte bulunan 550 – 750 w
motor ve yağ gerektirmeyen Kevlar kayış zincir ile donatılmış. Sele yüksekliği
ayarlanabilen (ve üzerinde LED arka lambası bulunan), tekerleri kolayca sökülen
ve elektrikli hız düğmesiyle 32 km’ye çıkan Audi’nin elektro bisikleti, dolu aküyle
20 km yol alabiliyor.
Ford E-Bike Concept
Sıra Ford’da. Elektro bisiklet konseptiyle ortaya çıktıklarını onlar da gösteriyorlar. Belki seri üretimi bile olmayacak bu deneysel yaklaşım, şirketin otomotive bakışının modern ulaşımın farklı bir şekline nasıl dönüşebileceğine dair bir kanıt.
85 km’lik menzili
340 w’lık motor tarafından sağlanan bisiklet, 25 km/h hızla büyük ligde
oynamaya aday. Gidona monte ekran, sürüşe ait bilgiler aktarırken 3 farklı hız
seçeneğine olanak veriyor: ekonomik, konfor ve spor. Ford E-Bike’da Shimano
Rapidfire vites değiştirici ve daha temiz, rahat ve doğrudan gücü aktaran karbon
kayış zincirin yanı sıra Mavic Elipse Alu siyah jant, Continental Ultra Sport
siyah lastik, Wellgo LU-C27G siyah/krom pedal, Downhill Alu gidon, Giant SLR
110 mm karbon kadro, Selle İtalia SLR XC sele, Avid Elixir 5 184 mm ful
hidrolik fren de var.
Toyota Lexus
80’lerin sonlarına
doğru, lüks araba pazarında rakipleri Mercedes ve BMW’ye Lexus’la karşılık
veren Toyota, şimdi de elektro bisikletini tanıttı.
Ön göbeğe monte 240 w’lık
motora, 25,9 v’luk lityum akü güç vermekte. Karbon kadro, göbekten Shimano 8
vitesle donatılmış. Ancak üretimine ilişkin tarih henüz belirlenmemiş.
PiCycle Limited Elektric Bike
3 saatte dolan aküyle
(15 amp lityum-iyon) 72 km yol gidebilen 8 vitesli (Shimano Alfine) bu
bisiklet, 6061 geri dönüştürülmüş alüminyumdan. Ağırlığı 31 kg, önde 203 mm, arkada
160 mm telli disk fren, 24”x2.5” Maxxis lastik + çift kat alüminyum jant, ön
amortisör, yükseklik ayarlı jel sele, ergonomik elcikler, ön göbekte 750 w DC
motor. 32 km/h hıza ulaşıyor, 25˚ eğim tırmanabiliyor ve sadece (!) 5995 $.
1300 w motor
donanımlı ve 48 km/h hıza çıkabilen, ancak menzili 48 km olan ikinci versiyonuna
ek 1700 w gücünde motoru ile 88 km yol alabilen ve 64 km/h hıza ulaşan Kenny
Roberts imzalı modeli ise 8995 $ değerinde. Bu versiyonunda ön-arka LED far ve
Roloff 14 vites bulunmakta. Şarj süresi 4,5 saat. Çamurluk, çanta gibi pek çok
aksesuar ekstra.
Akıllı telefon, GPS,
kamera, hoparlör gibi 12 v ile çalışan her şeyi de bağlayabilir, şarj
edebilirsiniz. Kayış zincir sayesinde artık yağlanmadan, paslanmadan kurtulur, arka
göbekte bulunan vitesi sessizce ve dururken bile değiştirebilirsiniz. 4”
ekranından hız, şarj durumu, gidilen yol-süre, harcanan enerji bilgilerini görebildiğiniz
gibi hız ve elektrik akımını da sabitleyebilirsiniz. En güzel yanı ise pedal
basarak akünün şarj edilebilmesi.
6 Aralık 2011
Canavar bisikletler ve daha fazlası
4 inç tekerler benim için yeterince kalın değil diyorsanız, burada gördüğünüz gibi bir araba lastiği takabilirsiniz. Bu da yetmiyorsa yarış arabası lastiği... Ama unutmayın; bunları hareket ettirecek kas ve vitese sahip olduğunuzdan emin olmalısınız. Ve tabii, araba lastiklerini biraz cılız bulanlar için traktör tekerli versiyonu da her zaman mevcut :))
Bu da eski bir bisikletin belki daha önce hiç görmediğiniz şekliyle lavaboda kullanımı. Harika değil mi? Öndeki sepetin havluluk olarak değerlendirilmiş olması da bir başka güzel.
Bisiklet her yerde... Bisiklete binmek ve dolaşmak için hepimizin farklı nedenlerimiz olabilir. Ama en önemlisi her yerde bisiklet ve bisikletlilere rastlıyor olmak.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)