17 Mayıs 2019

[bisikletle]Türkiye: Pergamon ve Sagalassos (Kiraz–Tire)

15 Mayıs 2019, Çarşamba / Kiraz - Tire, 67 km (23. gün)

ÖE’de kahvaltı yoktu. Habibe Hanımın yumurtaları yardıma yetişiyor. 2’sini de indiriyorum çıkmadan önce. Oda ve velespit giriş katında olduklarından yüklemek kolay oldu. Ayrılışım 8.50. Hemen yanındaki pazar yeri dolmuş, alış veriş başlamış bile. Dün de Alaşehir’de vardı.

ÖE’nin arkasındaki, nehre paralel yoldan köprüye çıkıyor ve Ödemiş yönüne sapıyorum. Bu arada dün buralara uzanmamıştım, ilçenin bu tarafları da varmış. Ancak nedense fazla dolaşacak enerji yoktu bende dün. 

Kilitli taş yoldan ilerlemekteyim. Bugün Tire, 68 km görünüyor. Düz bir yol. Bazen de sıkıcı olur. Hani devamlı çevir babam çevir. Ama Tire’den Koçarlı’ya giderken sanırım bu turun en sıkı rampasını çıkacağım. Gerçi Demirci sonrası çıkılan da iddialıydı.

Hava ısındı, belli bugün sıcak olacak. Yol bölünmüş, asfalt kaymak, güvenlik şeridi var. Keyifle yol alıyorum, güney yönünde. 314 m rakımda ayrıldım Kiraz’dan. Hafif bir eğimle inmekteyim. Dutlar dökülmüş ağaçlardan yollara. Hareket ettikçe esen bir rüzgar. Sağımda zeytinlikler var. Bu yol Ödemiş’e oradan da Denizli’ye kadar gidiyor. Karşı rüzgar bayağı esmeye başladı, hız kesiyor. Normal’e aldım desteği. Bir yol çalışması nedeniyle tek şeride düşüyoruz. Ardından da (Nazilli-Beydağ ayırımı) tamamen tek şerit oluyor yol. Ve de daracık. Güvenlik şeridi de kalkıyor. Araçlar hem hızlılar hem de bazıları yakın geçmekteler. Yani bu kadar işlek bir yolun halen böylesine dar bırakılmış olmasını anlamak mümkün değil. Kaymakçı kasabası; yol boyunca sağlı sollu kahvelerde oturanlar bolca. Sağda yapılmakta olan yeni bir yol var, asfaltını dökmüşler. Biraz oradan sürüyor sonra tekrar dar yola iniyorum. Gereli’de benzincide içilen bir soda ve devam. Turun en sıkıntılı yolu oluyor, şimdilik.

[e] 27,8 km/10.27/%20 harcandı. Bozdağ ve Gölcük yaylası eteğinde kurulu Ödemiş’e varıyorum. Girişinde müzesi var. Bu kadar yakınına gelmişken gezmeden geçilmez diyerek park ediyor ve dalıyorum 65’le içeriye. Çok güzel bir düzenleme yapılmış. Vitrinler, aydınlatma, açıklamalar... Böylesi derli toplu müze az bulunur. Zamanım daha çok olsaydı daha fazla vakit geçirmek isterdim. Ancak önümde 28 km var ve hava da ısınıyor. Güvenlikçi hanıma beğenimi aktarıp ayrılıyorum. Ama öncesinde kendisine hangi yolu tercih ettiğini sordum. Tire’ye iki yoldan gidiliyor: 1- Bayındır yönünden, 2- Ovakent yönünden. Kendisi de Ovakent-Gökçen yolunu tercih ettiğini, daha boş olduğunu söylüyor. Ben de böyle düşünmüştüm zaten.

11.00, Ödemiş içinden geçip soldan Ovakent tabelasıyla saptım. Trafik az da olsa rahatladı. Asfalt ama 2’nci sınıf olmayı sürdürüyor. Dar bir yol, arada dalgalar, aşınmış bölümler var. Karnımın zilini yanımdaki tek kuru dilim ekmekle susturuyorum. Bunu da Bergama’dan beri dolaştırmaktayım. Günü gelir işe yarar diye. 12 km sonra Tire ayrımı geliyor. Kavşakta dinlenilip içilen bir çay sonrası durumu daha iyi olan (asfalt ve genişlik bakımından, kaymak olmasa da) yoldan devam ediyorum. Sıfır eğimdeyiz, yani çevirmedin mi duruyorsun. Yol boyunca amma çok inek çiftlikleri var. Bir de süt kamyonları sıkça geçmekte, haliyle bu kadar inek olunca ne geçecek ki? 

27 kilometrem kaldı. Solumda Güme (Aydın) Dağları, sağımda Küçükmenderes ovası. Hava sıcak, devamlı çevir çevir, yapıştım seleye. Tellerde kuşlar, saksağanlar kumrular. Tarlada çalışan bir kadın, iki büklüm çapalıyor. Bir sürpriz; C-Botanik’in 300 m içeride seraları varmış, levha öyle diyor. Eve aldığımız kaktüsü bunlardan almıştık İstanbul’da. Buralarda işleri ne? İleride solda derinlerde bir tesis. Nedir anlayamadım. Beş büyük kubbesi var, beyaz beyaz. Gene bir büyük baş hayvan çiftliği. Sağımda meyve ağaçları. Ne olduklarını bilmiyorum. Yapraklarından tanıyamadım. Geçen minibüsten atılan boş pet şişesi. Saat 12.08, 43,3 km’deyim. Yol sıfır eğim. [e] 50,5 km/12.31/%40 harcandı. 133 m rakımda dümdüz gidiyorum. Normal’i açtım, bitsin diye. Öğle sıcağı da bastırdı.Benzincide bir sodayla kendime gelsem iyi olacak. Çalışan “Geç kalmışın, sıcağa girdin abi.” diyor. Haklı.

[e] 66 km/13.21/%60 harcandı. 132 m RSonunda Tire görünüyor, dış mahallerinden giriş yapıyorum. Tire’nin tepelerinde rüzgar pervaneleri var. ÖE merkezde. Bulmak zor olmuyor. Motorcu bir kadına yerini gösteriyor. Sıcaktan bunalmışım. Girmeden banklarında biraz kendime gelmeye çalışmaktayım. Konuşkan bir bey, bayram ikramiyelerini, yani binliği zor verecekler diyor. Para bitti, MB ihtiyat akçelerini devreye sokmuş. Yani ülkenin iflası söz konusu. Yakında millet birbirini soymaya başlar demekte.

Tire; tarihi belgelerde Thira, Thyera, Tyrha, Apaterie ve teira olarakta geçen Tire ismi Hatti-Luvi dil ailesinden gelmekte olup kale, hisar anlamlarını ihtiva etmektedir. Sırasıyla Hitit, Frigya, Lidya, Pers, Roma ve Bizans devletlerine ev sahipliği yapmış olan Tire’de 13. yy’da Aydınoğulları Beyliğiyle birlikte Türk egemenliği başlamıştır. Bu egemenlik 1426 yılında Osmanlı devletiyle devam etmiş olup günümüze dek gelmiştir.

ÖE’de Naim Bey odamı ayırmıştı, gecesi 65- (O.K). 2 gece için 130 lira karttan çekiliyor, 4 numaranın anahtarı veriliyor. Bisiklet dışardaki depoya konuluyor.

Dar bir oda, yatakların arasından geçmek için paralel durman lazım. Şansıma! Neyse duş alıp biraz uzanıyor sonra 4 gibi yemeğe çıkıyorum. Kebapçıda (Egebir) bana göre bir şey yoktu. Yokuşu çıkıyor, vatandaşa soruyor ve aldığım tarifle İmren Aşçısı lokantasında az az kuru+pilav+yoğurtlu kızartma yiyorum. Acı biberler de yanında. 15 lira tutuyor. Aşçı ve sahibi Kayhan Bey 120’den 78’e indim, ekmeği keserek diyor. Bir yılda başarmış bunu. Kutluyorum. Anladınız herhalde, kilodan söz ediyoruz. “Şimdi alıştım ekmeksiz yemeğe, neydi o eskiden. Ekmeksiz doymazdık.” Haklı, fakirin yemeği ekmek. Şu bizim beyaz ekmek de bir işe yarasa, süngerden başka bir şey değil. Sosuna ban, emsin, karnını şişirsin. Ama besin değeri alınmış, küspesi hayvanlara verilmiş, en faydalı kısmı gitmiş.

Kayhan Beyden gideceğim yerlere ilişkin bilgi almaktayım. Disklerin balatalarını değiştirmek istiyorum. Dün Kiraz’dan iki bisikletçiyi aramış sormuştum. Onların adresleri var, bugün gidip bakacağım durumlarına. Ellerinde yoksa yanımdakileri kullanmam gerek.

İlkin daha yakın olan Ege Bisiklet’e gittim. Gösterdikleri balatalar bana uymaz. İkinci dükkan daha uzakta, eski İtfaiye Meydanında (Gökçen Efe). Yürüyerek vardım meydana. Şimdi Adalet Meydanı olmuş, Adliye burada. Bir Ege Bisiklet şubesi burada da varmış. Onlara da uğruyorum ama durum aynı. Bianchi Servis’ini bulmak kolay olmuyor. Buralarda ama nerede? Telefonla arayarak tarifi alıyor yanına varıyorum. Mehmet Ufuk Beyde XLC marka ve bir de Tayvan markasının balataları var; bana uyar mı, muadili mi bilemedik. İnternetten araştırmaktayız ancak tatmin edici değil sonuçlar. Neyse en son durumda elimdekileri takacağız. Yarın sabah getireceğim bisiyi.

Tamirciden ayrılıp yakındaki tarihi-turistik yerleri görmeye gidiyorum. Bunlar cami, hamam, han ve bedesten gibi yerler. Meşhur Tire Pazarı’nı bir günle kaçırdım. Çok duydum dinledim. İzmir, Selçuk ve Kuşadası’ndan bile kalkıp geliyorlarmış.

İlkin Tahtakale Camisi; çarşı içindeki bu cami, 15. yüzyılda Hoca Emir tarafından yaptırılmış. Bu yüzden Hacı Emir Mescidi olarak da biliniyor. Alt katında dükkânları olan camiye merdivenle çıkılıyor. Tuğla örgülü minaresinin kaidesi dükkânların duvarları içinde ustaca gizlenmesinden dolayı halk arasında bu minareye “temelsiz minare” denilmekte. Tire’nin ilk çarşı camisi olan Tahtakale Camisi’nin tuğla işçiliği ve cümle kapısındaki ahşap süslemelerde Selçuklu tarzı geometrik geçişler göz alıcı. 

Karşısında Kapalı Çarşı/Kutu Han bulunmakta. Restorasyonu yeni bitmiş olmalı ki halen boş durumda. Yaklaşık 600 yıl önce inşa edilen ve 1857’de geçirdiği yangın sonrası kullanılmaz hale gelen bu mekan, Tire'nin han ve kervansarayları içinde kendine özgü plan anlayışı ile farklı yapılardan olduğu belirtiliyor. Restorasyonu sırasında bir küp içinde bulunan 1016 altın ve gümüş paranın hukuki mücadelesi ilçede büyük bir heyecan yaratmış, haberlere konu olmuş. Payımıza ne düşer? Kapalı Çarşı’nın hem içinden geçiyor hem çevresini dönüyorum. Bilgi almak için sorduğum kişi (Hüseyin Bey) çok ilgili ve bana aydınlatıcı bilgiler veriyor. 

Hemen yakındaki eskiden hamam olan, yangında sonra girdiği restorasyonun ardından bir bölümü bugün sahibi tarafından dükkan olarak kullanılan mekanı geziyoruz. Etkili bir yer. Kocaman kubbesi, yüksek tavanı var. Halil Yahşi Bey tarafından 1441 tarihinde yaptırılmış. Tire hamamları içinde çevresinde çarşı oluşturulan tek hamam olduğu söyleniyor. Mimari özellikleri, estetik yapısı ve tuğla zenginliğiyle önemli bir eser. Tire’de görülmeyen simetrik mimari özellikler göstermesi Tahtakale Hamamı’nı daha da önemli kılmış.

Hüseyin Bey kuyumcu, dükkanı az geride. Bana gezmem için keyifli bir rota çiziyor. Hangi sırayla neleri görebilirim. Gazazhane Camisi hemen arkamızda, onunla başlamamı öneriyor.

Hacı Sinanoğlu Hacı Kemal tarafından yaptırılmıştır. İstanbul'un fethinden sonra yapılan ilk camilerdendir. Eski Kazazlar (İpekçiler) Çarşısında yer alması nedeniyle Gazazhane Cami olarak ünlenmiştir. Ferraş olan Hacı Kemal’in kent içinde kervansarayı da bulunmaktadır. Ancak bu kervansaray korunamamıştır. Girişi zeminden yüksekçe olduğundan merdivenlerle çıkılır. Çatı kiremitle kaplıdır.

Dolana dolana, geze geze geldiğim Cumhuriyet Meydanı ya da Orta Park diye anılan meydandaki kafede içilen bir sade (4-) eşliğinde biraz internette yedek balata fiyatlarına bakmaktayım. Hava kararmakta. Hatta kapamakta, sanki yağmur yağacak gibi ama olmuyor. ÖE’ye dönmeden önce yol için kuruyemiş alabileceğim dükkan Ünlü Kuruyemiş oluyor. Sahibi ile uzun bir konuşma yapıyoruz ayaküstü. Midyat’ta askerliğini yaptığı sıralarda olanları, İstanbul seçimini Rusların İmamoğlu’na vermeyeceklerini (bunu da nereden çıkarttı anlamadım), hurmaları erikleri nereden aldığını... tek tek anlatıyor. Hem karışık yemiş hem de sucuğa 40 lira bırakıp yol üzerindeki dükkandan bir de litrelik su alarak ÖE’ye dönmekteyim. Gün içinde uğramıştım, hemen Cumhuriyet Meydanı yakınında Otel Koç var; tek 95-/çift 135- (O.K.) şeklinde fiyatları.
Cahuilla Kabilesi

Türünün Son Örneği 10 İlkel Kabile: Cahuilla Kabilesi; Güney Kaliforniya genellikle Hollywood’la, sörfçülerle ve özenti aktörlerle ilişkilendirilmesine rağmen, Amerika'nın asıl yerlilerinden olan 9 Kızılderili topluluğu bölgesine sıkışmış bir şekilde, onlar için ayrılan bölgede, Cahuilla halkıyla birlikte yaşıyor. Onlar Cocahella Valley içinde ve yakınlarında 3.000 yıldan fazla süredir yaşıyorlar ve tarih öncesi Cahuilla gölü varken bile orada yaşadıklarına inanıyorlar. Hastalıklara, Altına Hücum Dönemi’ne ve zulümlere rağmen hayatta kalmayı başaran kabilenin nüfusu bugün sadece 3.000 civarında. Bu süreç boyunca miraslarının çoğunu kaybettiler, eşsiz dilleri ise yok olmak üzere. Ute ve Aztec dilleriyle harmanlanmış lehçeleri ise sadece 35 yaş ve üstü üyeleri tarafından konuşuluyor. Şu anda yaşlı kesim, dillerini, şarkılarını, kültürel aktivitelerini genç nesillere aktarmak için çabalıyor. Kuzey Amerika’nın yerli halkı gibi, onlar da bir yandan eski geleneklerine tutunmak ve aynı zamanda topluma ayak uydurma konusunda da mücadele etmek zorundalar.














Kiraz - Tire
Tur tarihi: 15 Mayıs 2019
Kat edilen mesafe: 67,39 km.
Ortalama hız: 19,7 km/sa.
Bisiklete biniş süresi 3 sa 25 dk., dışarıda geçen süre 4 sa 43 dk. 
En yüksek sıcaklık  38 ˚C, en düşük  23 ˚C, ortalama 30,4 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 198 m, kaybı (iniş) 386 m.
En düşük irtifa 93 m, en yüksek 305 m.

Garmin yol bilgileri Kiraz-Tire

Relive yol bilgileri Kiraz-Tire

        

Tire ÖE 0232-5126342

08.50

Pazar yeri dolmuş, alış veriş başlamış bile. Dün de Alaşehir’de vardı


ÖE’nin arkasındaki, nehre paralel yoldan köprüye
 çıkıyor ve Ödemiş yönüne sapıyorum

Hava ısındı, belli bugün sıcak olacak. Yol bölünmüş,
 asfalt kaymak, güvenlik şeridi var. Keyifle yol
 alıyorum, güney yönünde


Kaymakçı kasabası; yol boyunca sağlı sollu
 kahvelerde oturanlar bolca

Büyükbaş çiftlikleri yolun sağında solunda


Sağda yapılmakta olan yeni bir yol var, asfaltını dökmüşler.
Biraz oradan sürüyor sonra tekrar dar yola iniyorum...

Bu kadar işlek bir yolun halen böylesine dar bırakılmış olmasını
 anlamak mümkün değil. Turun en sıkıntılı yolu oluyor, şimdilik...


Gaga Ağızlı Testiler (Pişmiş Toprak), Ödemiş Müzesi

Oturan Roma Arslanı (Mermer)
 / Mezar Steli (Taş
/ Kilise Korkuluk Levhası (Mermer) Doğu Roma

Lejyoner Fibulaları (Bronz)


Figürin Başları (Pişmiş Toprak) / Afrodit Heykelciği (Mermer)

Efeler

Buhurdan (Gümüş)



Ödemiş içinden geçip soldan Ovakent tabelasıyla saptım. Trafik az
 da olsa rahatladı. Asfalt ama 2’nci sınıf olmayı sürdürüyor. Dar
 bir yol, arada dalgalar, aşınmış bölümler var... 

Korkuluk

Karnımın zilini yanımdaki tek kuru dilim ekmekle susturuyorum. 
Bunu da Bergama’dan beri dolaştırmaktayım. Günü
 gelir işe yarar diye...

12 km sonra Tire ayrımı geliyor. Kavşakta
dinlenilip içilen bir çay sonrası... 

... durumu daha iyi olan yoldan devam ediyorum



Yol boyunca amma çok inek çiftlikleri var...

Bir de süt kamyonları sıkça geçmekte, haliyle
 bu kadar inek olunca ne geçecek ki?

Hava sıcak, devamlı çevir çevir, yapıştım seleye...


Yazım hatası






Tire ÖE




İmren Aşçısı 




Tire’nin tepelerinde rüzgar pervaneleri var

Gökçen Efe



Tahtakale Camisi

Kapalı Çarşı/Kutu Han

Tahtakale Camisi. Tuğla örgülü minaresinin kaidesi dükkânların
 duvarları içinde ustaca gizlenmesinden dolayı halk arasında
 bu minareye “temelsiz minare” denilmekte

Kapalı Çarşı/Kutu Han. Restorasyonu yeni
 bitmiş olmalı ki halen boş durumda

Kapalı Çarşı/Kutu Han. Tire'nin han ve kervansarayları içinde
 kendine özgü plan anlayışı ile farklı yapılardan olduğu belirtiliyor

Ali Efe Han 



Ali Efe Han metruk vaziyette. Tavuk kümesi olmuş

Gazazhane Camisi

Gazazhane Camisi, İstanbul’un fethinden
 sonra yapılan ilk camilerdendir

Yeni Cami (1597)

Yeni Cami İçi



Gazazhane Camisi






Üç vakte kadar kısmetin var














Kiraz - Tire
Tur tarihi: 15 Mayıs 2019
Kat edilen mesafe: 67,39 km.
Ortalama hız: 19,7 km/sa.
Bisiklete biniş süresi 3 sa 25 dk., dışarıda geçen süre 4 sa 43 dk. 
En yüksek sıcaklık  38 ˚C, en düşük  23 ˚C, ortalama 30,4 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 198 m, kaybı (iniş) 386 m.
En düşük irtifa 93 m, en yüksek 305 m.

Garmin yol bilgileri Kiraz-Tire

Relive yol bilgileri Kiraz-Tire

        

Tire ÖE 0232-5126342


24. gün (devamı) Tire II – 22. gün (öncesi) Alaşehir-Kiraz 





[bisikletle]Türkiye: Pergamon ve Sagalassos 
  

Bandırma–Biga = 72,88 km

Biga–Yanıklar = 73,88 km

Yanıklar-Arıklı = 61,12 km

Arıklı–Burhaniye = 57,06 km

Burhaniye–Ayvalık = 37,13 km

Ayvalık–Bergama = 62,30 km

Bergama–İzmir = 25,10 km

İzmir–Akhisar = 10,29 km

Akhisar–Gördes = 60,94 km

Gördes–Demirci = 54,22 km

Demirci–Selendi = 32,54 km

Selendi–Alaşehir = 63,74 km

Alaşehir–Kiraz = 66,69 km

Kiraz–Tire = 67,39 km

Tire–Koçarlı = 64,20 km

Koçarlı–Karpuzlu = 62,01 km

Karpuzlu–Milas = 36,24 km

Milas-Bodrum = 52,40 km