23 Mayıs 2019, Perşembe / Bodrum – Datça Mesudiye, 27 km (31. gün)
9’da feribotla Datça’ya geçeceğim. 8’de evden çıksam yetişirim diye hazırlanıyor ve üç nefis gün geçirdiğim Fatoş’a veda edip 8.15 gibi ayrılıyorum yanından. Sandığımdan daha kısa sürüyor yol, 20 dakika. 65 yaşla gemi beleş ama bisiklete 10 lira alıyorlar. Daha zaman olduğundan bir küçük Bodrum turu atıp hemen karşısındaki fırından alınan yolluklar (16-) ile kalkışa 15 dakika kala gemiye biniyorum. Velespit sağlamca bağlanıp, arka güvertede rüzgar almayan bir bölüme yerleşip bir çayla (3-) kahvaltımı etmekteyim. 9’u 3 geçe de hareket ediyoruz. 1 saat 45 dakikalık yolculuk başlıyor.
Bodrum çıkışı, yarım adanın uzantısı inşaatla dolmuş. Gemide yerli yabancı yolcular var. Kimi gazete okuyor, kimi fotoğraf çekiyor...
Datça’ya yaklaşmamızla tepelerdeki rüzgar gülleri de görünüyor. Burası oldukça rüzgarlıdır, herhalde bu güller iyi elektrik üretiyorlardır. Bu yarımadada, Ege ile Akdeniz'in coğrafi olarak birbirinden ayırıldığı nokta Knidos burnu. Fi tarihinde gitmiştim. Ancak bisikletle de gitmeyi çok isterim.
Bugün Mesudiye’ye gideceğim, Elvira’ya. Bu yolu da Firu’yla seneler önce yapmıştık. Yani az çok neyle karşılaşacağımı biliyorum. Önce 400 sonra 600 metreye çıkılacak. 20 kilometrelik muhteşem çam ağaçlarıyla kaplı bol kıvrımlı bir yol.
4 km sonra Datça’ya girmeden sağdan Knidos-Mesudiye diye ayrılıyorsun. Tek şeritlik 2’nci sınıf bir yol. Ve fazla gecikmeden başlıyoruz tırmanmaya, 121 metreden. Saat 11.20. Sadece 14,5 km gelmişim daha. %8 demiş ama daha fazlasını gösteriyor Garmin; 12-13 hatta 14 bile dönemeçlerde var.
Yol yılan gibi kıvrılarak çıkmakta. Gelen geçen arabalar da var. Gemide gördüğüm İsviçre plakalı minibüs geçti yanımdan. Herhalde Knidos’a gidiyorlardır. %10-13 arası bir eğimle tırmanıyorum. 247 metre rakımdayım daha. Saat 11.40. Hava kapalı, bu anlamda iyi. Gene de şıpır şıpır terliyorum. Desteği Normal‘e aldım. Yol uzun değil, konforu arttırabilirim J [e] 16,9 km/11.43/%20 harcandı. 306 metredeyim ve %13’le çıkıyorum. Yol üzerinde bir kaplumbağa. Haliyle geçmesine yardımcı oluyorum. Ama hep düşünürüm acaba memnun kalıyorlar mı bu yaptığımızdan?
Neredeyse Datça'nın ovaları badem bahçeleriyle kaplı. Keşfedildiği günden beri insanlığa şifa olan badem Datça'nın simgesi. Tarihçi Strabon'un “Tanrı, insanın uzun ömürlü olmasını isterse onu Datça’ya bırakır” sözü boşuna değil. 419 metreye geldim. 19,1 km geride kalmış. Artık kısa kollularlayım. Hava çok sıcaklaştı. Yol aldıkça hafızam canlanıyor. Şurada sağda durmuş, karı koca bir çiftten badem falan almıştık. Ama bugün yoklar, çadırları bile kalkmış. Onların yerinde kovanlarını bekleyen iki kişi görüyorum. [e] 20,4 km/12.02/%40 harcandı. 490 metredeyim.
Ve antenlere geldim, burası 550 metre. 10 kilometrelik bir tırmanıştı. Bir nefes alayım, bu arada yolda beni arayan Erim’i arıyor ulaşamıyorum ve bilinmeyen numarayı arıyorum. Karpuzlu’da tanıştığım misafirhanenin sorumlusu. Beni merak etmiş, nasıl gidiyor diyor. Hoş bir davranış.
Antenlerden sonrası çıkılanın karşılığı; iniş, Mesudiye sapağına kadar sürüyor. Mesudiye sapağı öncesi tepeden baktığınızda gözünüze ilk çarpan denize doğru dev bir kaplumbağa gibi uzanan Adatepe, Mesudiye ve Hayıtbükü koylarıdır.
Sapaktan sol ve devam ediyorum, deniz seviyesine kadar gider bu yol. Aklımda kalanla Elvira’nın evini bulmaya çalışıyorum. Damarası’na geldim. Bu kadar aşağıda mıydı, git git gelmedi! Yokuş da dik iniyor, fazla gidip gerisin geri pedallamak istemediğimden bir telefonla az aşağıda olduğunu öğreniyorum. Kendisi de yeni yapmakta oldukları apart’taymış. Geliyorum diyor.
Beni Avlana’daki evine yerleştirip geri dönüyor. Duş alıp üst değiştirip ben de köye doğru yürümekteyim. Mesudiye yukarıdan ovaya doğru eğimli bir alana kurulmuş. Yol boyunca gördüğüm yeni inşaatlar bu güzel doğanın içinde göze batmakta. Verimli ovası antik çağlardan beri önemli olmuştur. Narenciyesi, narı, balı, bademi, zeytini, zeytin yağı meşhurdur. Ama görüyorum ki Mesudiye, verimli arazilerini yavaş yavaş turizm ve yapılaşmayla kaybetmekte. Büyükşehir yasası ile Datça’nın 12 mahallesinden biri olmuş.
Hava bugün puslu gidiyor. Sıcak ama. Güneş de tepemde. Yakındır sanıyordum ama pek de değilmiş. Geçen bir araca el ediyor merkeze kadar biniyorum. Bey tesadüf bizimkileri tanımakta. İdris Bey Antepliymiş, burada emlak-inşaat işiyle meşgul. Ama tatsız bir şekilde Elvira’nın önündeki araziye kaçak bir ev kondurmaya çalışıyor(muş).
Elvira, arkadaşı Remzi Bey ile yeni bir iş kurmakta. Mesudiye’deki evi apart’a dönüştürüyorlar. Güzel bir mekan çıkacak, besbelli. Ancak daha işleri var ve bayrama yetişmesi zor. Gelmişken bir iki foto alayım bitmiş yerlerden teklifini yapıyorum. Bunu cumartesi, son güne bırakıyoruz.
Öğlen yemeğine Elvira’dan mercimek çorbası ve sebzeli makarna ile salata yiyor, akşam üstü Datça’ya inşaata ait malzeme almak üzere iniyoruz. Arananların bazıları bulunuyor, bazıları başka bir yerden temin edildikten sonra dönüş yolundayız. Arabayla git-gel haliyle çok kolay. Bunu bisiklete bindiğinde çok daha iyi anlıyorsun.
Datça’dan alınan simitlerle içilen çay eşliğinde Remzi ile güzel bir dostluk kuruyorum. Pazarlama işinde uzun yıllar çalışmış. Önemli firmalarda. Buradan edindiği deneyimleri, insan ilişkileri, buraya yerleşmesi... Yaşam renklerle dolu.
Akşam yemeğinden sonra masa etrafında sohbet, havanın serinlemesiyle daha keyifli olan gecenin geç saatlerine kadar sürüyor. Biraz turizm, biraz eş-dost, biraz metafizik düşünceler ve de çevre kirliliği... Gittikçe alarm seviyesi yükselen bir boyutta!
“Biz Doğayı Korudukça Doğa da Bizi Korur” (Mustafa Kemal Atatürk)
İnsanın, bugünkü ve gelecek nesiller için çevreyi korumaya ve geliştirmeye yönelik büyük sorumluluğunun vurgulandığı Dünya Çevre Günü’nün amacı, insanlarda çevre bilincini oluşturarak, küresel farkındalık oluşturmaktır. Bu farkındalığı oluşturmak elbette bir günde elde edilecek bir durum değildir. Hatta son zamanlarda ülkemizde ve dünyada gördüğümüz çevre olaylarına bakacak olursak… Yetkili bazı kaynaklar dünyanın sonunun yaklaştığını kanıtlar nitelikte haberler servis ederken, bunlar adına önlem almak bir yana, daha hızlı nasıl sonunu getirebilirizin sanki yanıtını veren haberlerle de ne yazık ki karşılaşıyoruz.
2019 yılı başından bu yana, sizler tarafından en çok paylaşılan ve tepki gösterilen doğa, çevre olayları haberleri; nükleer santraller JES, RES, HES’ler, sit alanlarının tahribatı, uyulmayan ÇED raporları, kömürlü termik santraller, kirlenen hava, sera gazı emisyonları, karbon ayak izleri, doldurulan göller, denizler, taş ocakları, madenler, kaybolmayan plastik atıklar, eriyen kutuplar, yok olan canlı türleri ile tüm dünyaya yayılan bir çocuğun başlattığı iklim eylemleri, kurtulan Gediz Deltası, iptal edilen santral projeleri, halkın doğayı savunması, yenilenebilir enerji kaynakları, artan bisiklet kullanımı, elektrikli araçlar konularını içeriyor.
Dünyamızın doğal kaynakları için geri dönüşü olmayan kritik eşiğe yaklaşmakta olduğunu da düşünürsek, sağlıklı bir gelecek için hem bireysel hem toplumsal yaşamımızda önlemler almak çok fazla önem taşımaktadır. Her birey kendi sorumluluğunda hem çevreyi korumak, hem de gelecek kuşakların haklarını güvence altına almak durumundadır.
Bodrum – Datça Mesudiye
Tur tarihi: 23 Mayıs 2019
Kat edilen mesafe: 27,22 km.
Ortalama hız: 13,5 km/sa.
Bisiklete biniş süresi 2 sa, dışarıda geçen süre 4 sa 43 dk.
En yüksek sıcaklık 33 ˚C, en düşük 23 ˚C, ortalama 28,8 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 759 m, kaybı (iniş) 716 m.
En düşük irtifa 1 m, en yüksek 583 m.
Garmin yol bilgileri Bodrum–Datça Mesudiye
Relive yol bilgileri Bodrum–Datça Mesudiye
Datça Mesudiye Villa White 0532-5674271
08.15
|
Velespit sağlamca bağlanıp,... |
... arka güvertede rüzgar almayan bir bölüme yerleşip
bir çayla kahvaltımı etmekteyim
|
Bodrum çıkışı, yarım adanın uzantısı inşaatla dolmuş
|
Gemide yerli yabancı yolcular var. Kimi gazete
okuyor, kimi fotoğraf çekiyor...
|
Datça’ya yaklaşmamızla tepelerdeki rüzgar gülleri de görünüyor |
Datça’ya girmeden sağdan Knidos-Mesudiye diye ayrılıyorsun. Tek
şeritlik 2’nci sınıf bir yol. Ve fazla gecikmeden
başlıyoruz tırmanmaya...
|
Mesudiye yukarıdan ovaya doğru eğimli bir alana kurulmuş. Yol boyunca gördüğüm yeni inşaatlar bu güzel doğanın içinde göze batmakta. Verimli ovası antik çağlardan beri önemli olmuştur |
32. gün (devamı) Mesudiye II – 30. gün (öncesi) Bodrum III
[bisikletle]Türkiye: Pergamon ve Sagalassos