9 Kasım 2016

Şamlar, Eyy-Vallah












Ne çok kullanırız bu sözü değil mi? Eyvallah. TDK’nın sayfasında
·      isim “Allah ısmarladık” anlamında bir seslenme sözü,
·      “Teşekkür ederim” anlamında kullanılan bir söz,
·      “Kabul ediyorum, razıyım” anlamında kullanılan bir söz
olarak açıklamakta. Yanı sıra Duman grubunun şarkısı. Gezi direnişi sırasında YouTube üzerinden yayınlamıştı.

saldır bana utanmadan, sıkılmadan
gözlerim yanar ama ezilmedim, azalmadım
özgürüm dedim hala haklıyım dedim
hala sana, sanaa 
insanız dedik hala vazgeçer miyim söyle bana
oooo

biberine gazına, jopuna sopasına
tekmelerin hasına, eyvallah eyvallah
şamarı yüzümüze, garezi dilimize 
şerefe hepinize eyvallah eyvallah


Niye mi bunları anlatıyorum? Bugün yaptığımız geziden dolayı. Anlatacağım, az sonra...

Havalar halen mülayim gidiyor. Biz de yeni rotalar, eski yerlere yeni yollar aramaya devam ediyoruz. Bu hafta da Şamlar’a gitmeye karar verdik, Arnavutköy (ilçe) tarafında. Sabah 9’da Karaköy’den Serhan, Haldun, Levent, Kamil, Haluk, Ömer ve Ali ile yola çıktık. Unkapanı kemerlerinde de Ümit dahil olunca 10 kişi olduk. Şehir içinde trafikten kurtulalım diye bir bölümünü tramvayla geçelim diyorduk ama herkes pedalla devam etmek istediğinden önce Edirnekapı geçildi. Eski Edirne Asfaltı üzerinden Rami Kışlası da geride bırakılıp Sultangazi ilçesi içinden sürdü yolumuz. Pazar nedeniyle şehir içi trafiği fazla değildi. Hafta içi bu yolda fazlasıyla minibüs çalışmakta. Onlar da zırt pırt durarak adamı deli ederler. Hava kapalı, ama soğuk değil. Genelde düz seyreden bir yol. Bir iki küçük tırmanışı var. Ancak pek yormayan cinsten. Arnavutköy’e varmadan soldan Şamlar diye yol ayrılır. Bundan sonrası Halkalı’ya kadar iniştir. Sağınızda Şamlar Tabiat Parkı gelir. Hiç girmedim ama oldukça büyük.

Şamlar Ormanı, fıstık çamları altındaki geniş düzlükler, yürüyüş yolları, tilki, şahin ve diğer yabani hayvanlarıyla İstanbullular için ideal bir tabiat köşesi. Bu zengin bitki örtüsü ve canlı çeşitliliğin içinde yer alan Şamlar Mesire Yeri,  yenilenen sosyal tesisleri ve oturma sahalarının yanında ulaşım kolaylığıyla Başakşehirlileri doğayla kucaklaştırıyor.

Kayabaşı Mahallesi ve Şamlar Köyü’nden geçen ve Eski Edirne Yolu’nu, Arnavutköy’e bağlayan güzergah üzerindeki Kayabaşı Şamlar Tabiat Parkı, fıstık çamlarının ve çok değişik ağaç türlerini barındıran yaklaşık 50 bin dönümlük bir alanda kurulmuştur.

6 giriş kapısı bulunan bir mesire yeri ailelere, arkadaş gruplarına, çeşitli sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere hafta sonları dinlenmek ve şehrin stresinden uzaklaşmak isteyenlere ev sahipliği yapmaktadır.

Şamlar Tabiat Parkı, ziyaretçilerin keyifli saatler yaşayabilmesi için tüm ihtiyaçlar göz önüne alınarak düzenlenmiştir. Ormanlık bir bölgede bulunan mesire alanına girişte ve içeride karşılaşılan donatı yön levhaları, tabiat parkı içinde bulunan tesislere ulaşımı kolaylaştırıyor. Alanda bulunan tuvalet, lavabo, mescit, çocuk oyun parkı, koltuklu ahşap piknik masaları ve diğer sosyal donatılar planlı bir sosyal hizmetin örneğini sergilemektedir.

Dünden yağan yağmurlar nedeniyle Sazlıdere barajı kenarına inmiyoruz, toprak yol çamurdur şimdi. Eski Şamlar yol ayrımında çay içebileceğiniz bir ocak var, emlakçının yanında; Köşe Çay Ocağı. Tost da yapar. Çaylar 1 liradır. Yol girişinde seyyar satıcılar yumurta, ceviz, kabak gibi gıda ürünleri satmaktalar. Levent yumurtalarını buradan alıyor, tanesi 60 krş.’muş. Bölgede manda yoğurdu satılmakta. Biz de 2 kilosuna 12 lira ödeyerek bir küçük kova alıyoruz. Saat tam 12’de güneş yüzünü gösteriyor ve Levent’i mahcup etmiyor. Biraz sıcaklık da hepimize iyi geliyor.

Sazlıdere Barajı'nın 1996 yılında tamamlanmasıyla Şamlar Köyü topraklarının bir bölümü sular altında kalmıştır. Bunun sonucunda devletin baraj bölgesini istimlak etme kararı almasıyla birlikte köy halkı 1 km uzaklıkta devlet tarafından kendilerine tahsis edilmiş olan bölgeye yerleştirilmeye başlanmışlardır. Ancak köyün sular altında kalmayan bölgelerinde halen yerleşim devam etmektedir. Genel olarak köy Eski ve Yeni Şamlar olmak üzere ikiye ayrılmış durumdadır.

Şamlar Köyü Cami 1839 yılında yapılmış, tarihi eser olarak koruma altındadır. Aynı zamanda ilkokulu 1903 yılında yapılmıştır.

Çay ocağında edilen kahvaltı sonrası yolumuz Küçükçekmece Gölü’ne doğru sürerken Yarımburgaz Mağaraları’nın yanından geçiyoruz.











İstanbul il merkezinin yaklaşık 22 km kuzeybatısında, Altınşehir'in 1 km kuzeyinde bulunan Yarımburgaz Mağaraları, güneyindeki Küçükçekmece Gölü'nün kuzey sahilinde 1,5 km kadar uzakta. Mağaraya Halkalı-Altınşehir'den gelen karayolu ile ulaşmak çok kolay.

Antik çağlarda İstanbul’un en eski yerleşim yerlerinden olduğu belirlenen Yarımburgaz Mağaraları’nda, bugüne dek birçok ulusal ve uluslararası kazı yapıldı ve 2001 yılında 1. Derece Arkeolojik-Doğal Sit Alanı ilan edildi.

İlk defa Abdullah Bey tarafından 19. yüzyılın ortalarında bilim dünyasına tanıtılan Yarımburgaz’da ilk dönem kazılar, Şevket Aziz Kansu’nun önderliğinde Kılıç Kökten’in yönetiminde 1963 yılında aşağı mağaranın giriş kısmında yapıldı. Daha sonra 1964 ve 1965 yıllarında Kansu ve Köktenin yönetiminde mağara karelere bölünerek daha sistemli bir şekilde kazıldı. BÜMAK tarafından 1984-85 yıllarında araştırılıp; BCRA 5d standartlarında haritası yapılan Yarımburgaz Mağaraları daha sonra Eurasian Bridge ‘99 Projesi kapsamında biospaleolojik yönden de araştırıldı. Mağaralar, 2001 yılında 1. Derece Arkeolojik-Doğal Sit Alanı ilan edildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise halen, Sazlıdere Barajı ile Çekmece Gölü arasındaki su yolunu kanal şeklinde baraja kadar açıp mağaranın önünün sandallarla geçilebileceği Venedik tarzı bir proje üzerinde çalışıyor.

Halkalı Gümrüğü geçilip göl kenarından pedallayıp Küçükçekmece’de yemek molası için Çinili Fırın’a yerleşiyor grup. Herkes iştahına ve midesine göre bir şeyler buluyor.

Bundan sonrası bilindik, Bakırköy-Yenikapı-Eminönü şeklinde gider.

Florya sonrası sahil bisiklet yolundayız. Ali’nin ön tekeri patlamış. Kenara çekiyor. Arkadaşlara yetişip durumu haber vermek üzere devam ediyorum. Geri döndüğümde Ali ile Firuzan’ı tamir ederken buluyorum, ama etraflarını bir grup ‘garip’ insan sarmış, ağız dalaşındalar. Kafası kapalı bir gelin, çaçaron arkadaşları, abuk sabuk mantık yürüten bir adam... yani abidik gubidik tipler bizimkileri çembere almış giydiriyorlar. Neymiş, gelinin fotosu çekilirken arka planda bisikletçi görünmekteymiş, kareyi bozarmış. Eyvallah, ev alma inşaat yapalım beraber oturalım demekmiş. Atar yapma, atarın beteri bende, bazen bakışlar sözlerden daha çok şey ifade eder... gibisinden ipe sapa sığmayan sözler sarf etmekteler. Olayı büyütmemek için alttan alarak uzaklaştırıyoruz tipleri.

Eminönü-Kadıköy iskelesini Galata Köprüsü’nün dibine taşıdılar. Daracık yer, kalabalık, bisikletle ulaşman çok zor. Biz de Karaköy’e geçip oradan biniyoruz vapura. Kadıköy gene ‘Robocop’ kılıklı polis kaynıyor.

Şamlar rotası istenilirse uzatılabilinir, Sazlıdere Barajı kenarından sürülür. Ancak toprak ve taşlıktı. Şimdilerde ne durumda görmek lazım. Taşlı hali pek çekilmiyordu.









Şamlar, Eyy-Vallah: (Dudullu-Kadıköy)-Karaköy-Fatih-Edirnekapı-Sultangazi-Şarköy-Halkalı-K.Çekmece-Florya-Yeşilköy-Bakırköy-Eminönü-Karaköy-(Kadıköy-Dudullu)

Tur tarihi: 6 Kasım 2016
Kat edilen mesafe:102,54 km.
Ortalama hız: 13,6 km/sa.
Bisiklete biniş süresi 7 sa. 33 dk., dışarıda geçen süre 11 sa. 27 dk.  
En yüksek sıcaklık 24 ˚C, en düşük 14 ˚C, ortalama 18,7 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 862 m, kaybı (iniş) 846 m.
En düşük irtifa 0 m., en yüksek 238 m.

Garmin yol bilgileri Şamlar, Eyy-Vallah













































Foto katkıları için Haldun, Ali ve Levent’e teşekkürler.


Bölgeye yapılmış geziler Sazlıbosna, Sebeb-i İlhan, Sazlıdere Beşlisi