20 Kasım 2015

[bisikletle]Türkiye: Yalova - Gemlik - İznik - Yalova / “Teşrin-i Sani“ (İznik-Orhangazi-Güneyköy-Yalova)

7 Kasım 2015, Cumartesi / İznik - Orhangazi - Güneyköy - Yalova (3. gün)

9.30. Kapı önünde Hatice hanım ile tatlı bir sohbet sonrası Ö-Evinden ayrılıyorum. Kahvaltıyı yolda yaparım artık. Güzel oluyor, oyalanmıyorsun gereksiz.

Hava bugün kapalı. Yağmasa bari. Yol, göl kenarından neredeyse yokuşsuz sürecek Orhangazi’ye kadar. Sonrası tırmanış ama.

7. km’de Çakırca. Bir kahvaltı molası için duruyorum. Çay 50 krş. Yandaki fırında simit kalmamış. Yanımdaki ekmek-peynirle idare ediyorum.

Sağ sol zeytin ağaçları. Köylü hasatını toplamakta. Haziranda geldiğimizde bolca kiraz yemiştik buralarda.

Dönüşüm kuzeyden. Bu yol daha geniş ve zemin, bazı yerler hariç daha düzgün. O nedenle TIR’lar da var bolca.

Kerametli yakınında yola dökülen sıcak su durmaya değer. Bu sefer transit geçiyorum ama ayakları bu ılık suya sokup rahatlamak, hatta kaplıcasına bir girmek lazım. Aslında bir gün de bunun için gelmeli buralara.

Karşıdan karşıya geçen bir sincap. Çok hızlı, hemen çalıların içinde kayboluyor. Bazen araçlara yakalanmışları görüyorum yollarda. Ezilmiş kirpiler, kaplumbağalar, yılanlar...

Rahmetli Hüseyin Bey’in kahyalık yaptığı çiftliğin yakınındayım. Bir girip kontrol edeyim, yerine kim bakıyor. Sesleniyorum ama kimsecikler yok. Seneler önce burada çadır kuracak yer ararken, Hüseyin Bey bizi çiftliğe almıştı. O gün bugün gelişlerimizde burada kaldık. Güzel bir dostluk oluşmuştu (Halil Amca ve Hüseyin Bey).

11.30, Orhangazi’ye vardım bile. Açma ve poğaça ile çay bahçesinde az açıkmış midemi rahatlatmaya çalışıyorum. Burada çay oldu 75. Poğaça da aynı.

Orhangazi’de de yol çalışmaları bitmemiş. Ortalık halen rezil bir görünümde. Islanmış yerler, çamur olmuş. Belediyecilik açısından pek de olumlu değil. Şimdi Süpürge Rampası yerine Hamzalı üzerinden Güneyköy’e çıkacağım. Yaklaşık 400 metreye. Kafkas göçmenleri buraya vakti zamanında yerleşmişler. Şimdi orada iki sofra var, hinkal yapıyorlar. Bizim devamlı uğradığımız 2 kız kardeş var, Dağıstan Sofrası.

Bu yol elbette otoyoldan daha keyifli ve rahat. Ne gürültü var, ne egzoz kokusu, ne stres. Orhangazi içinden hastane yönüne gideceksiniz. Sonra ilçe mezarlığına doğru devam. Yoldan hiç ayrılmazsanız kaybolmadan gidersiniz.

Hamzalı’da yağmur çiselemeye başlıyor. Umarım artmaz. Hızla pedal basıyorum. E desteğiyle de süratim artıyor. Güneyköy’e girişim saat 13’de. 50 dakika çekti Orhangazi’den burası. Eskiden 1,5 saatte zor alırdım. Yani bu E olayı süper bir numara. Normalde pedallayarak 14 km ile giderken 1. kademede 18, 2.'de 22, 3.'de 25 oluveriyor :)) Gücüne güç katıyor. Ne kadar kuvvetli basarsan o kadar çok destek alıyorsun.

Güneyköy: Köyü 1896'da Dağıstan'dan gelen göçmenler oluşturmaktadır. Köyün ilk resmi adının 1899'da Almali ya da Elmaalanı olarak verildiği başbakanlık arşivlerinde geçer. Almali ismi kullanılırken, Sultan Reşat'ın köye gelmesi ve köyü çok beğenerek buraya bir çeşme yaptırmasından sonra adı Reşadiye olarak değişmiştir. 1934'te İstanbul sınırının en güney kıyısında yer alması dolayısıyla Güneyköy adını almıştır.

Türk kelimesinin aslı "türümek" fiilinden gelmektedir. Bu fiilden türetilmiş, kişi ve insan anlamında "türük" ve nihayet hece düşmesiyle "Türk" kelimesi ortaya çıkmıştır. Nitekim Anadolu'da bir kısım göçebeler de yürümekten "yürük" adını almışlardır. Türk kelimesi, ayrıca, çeşitli kaynaklarda; "töre sahibi, olgun kimse, güçlü, terk edilmiş, usta demirci ve deniz kıyısında oturan adam" manalarında kullanılmaktadır.

Bu kadar erken geleceğimi bilseydim poğaçayı yemezdim doğrusu. Yarım saat kadar oyalanıyorum Dağıstan Sofrası’nda. Ayşe ve Fazilet hanımla sohbet. Şamil bey mantarları anlatıyor. Yumurta şeklinde, aynen yumurta gibi içi sarı olan bir tür varmış. Keçilerden önce yetişebilirsem en lezzetlisi o diyor.

Sonra hinkal ve ayran ile karnımı doyuruyorum, müthiş bir lezzet. Mutlaka buradan geçerek tatmalısınız. 12,5 hinkal, 1 ayran, 2 lira da kahvenin fiyatı. Ev için de 1,5 kilo dondurulmuş yüklüyorum arka çantaya. Kilosu 25 TL’den. Otlu, hem de doğadan toplanmış.










Çiseleme devam ediyor. Safran üzerinden gideyim istiyorum, 4 buçuk feribotuna çok var. Saat daha 2 buçuk. Ama bir bölümü topraktı. Şimdi bu sıkıntılı havada çekilir mi?

Buradan sonra öyle yıkıcı bir tırmanış yoktur. Hep inersin. Bazı bölümler bozuk. Dikkatli olmak gerek.  

Taş kırılan bir tesisin yanından geçmekteyim. Ortalık bembeyaz. Sanki sis basmış. Feci bir vaziyet. Burnunu kapatmasan yandın. Üstüm de hafif ıslanmıştı, o toz her yere yapışıyor. Gözlük, bisiklet, çantalar, üst baş..., un çuvalı boşalmış gibi. Yuh desen ne yazar. Bu nasıl iş anlayamadım. Yolun kenarında olacak şey mi?

Soğucak üzerinden gidecek şekilde sağdan ayrılıyorum. Sonra otoyola çıkıyorum. Burası yokuş aşağı, 50+ km’lerle inmek de ayrı bir zevk. Hele de bisiklet bu kadar ağırken iyi hızlanıyor doğrusu.

Yalova levhası göründü bile. Bir trafik sıkışıklığı önümde. Üst geçit inşaatı nedeniyle yolu sağdan vermişler. Bu bana yarıyor tabi, onlar dururken ben ilerliyorum. Arkamda 2 motorlu, onlar da sağdan kaçabiliyorlar. Ben ortadan pedallıyorum. Bagajım olmasa daha rahat olurdum. Dar yerlerde takılmasın diye dikkatli olmak gerek.











15.15 feribotuna bile yetiştim ama Firuzan’la 16.30 olarak kararlaştırmıştık.  Pendik’ten beni alacak. 1 saatimi yandaki kafeteryada geçiriyorum. Taze sıkılmış bir nar suyu (5-) eşliğinde gezi notlarını toparlayarak zaman geçirip feribotu bekliyorum.

Einstein, ünlü ‘İzafiyet Teorisi’ni (Görelilik Kuramı) 1915 Kasım’ında bulmuştu. Yani 100’üncü yılını kutluyoruz. Güzel bir kızla geçirilen bir saat bir saniye gibi geçer. Sıcak soba üzerinde bir saniye de bir saat gibi gelir. İşte görelilik budur. A. Einstein.

E-bisikletin huyunu suyunu öğrenmek, çantaların ayarlarını kontrol etmek, eskiden geçilmiş bir yolu yeni bisikletle karşılaştırmak, 2016 turları öncesi deneyim kazanmak açısından çok yararlı oldu bu mini tur.












İznik – Orhangazi – Güneyköy - Yalova

Tur tarihi: 7 Kasım 2015
Kat edilen mesafe: 69,99 km.
Ortalama hız: 10,6 km/sa.
Bisiklete biniş süresi 4 sa. 29 dk., dışarıda geçen süre 6 sa. 36 dk.  
En yüksek sıcaklık 18 ˚C, en düşük 15 ˚C, ortalama 19,9 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 710 m, kaybı (iniş) 807 m.
En alt yükseklik 2 m., en üst 413 m.

Garmin yol bilgileri İznik–Yalova









Orhangazi








Dağıstan Sofrası, Hinkal


Yol kenarında taş kırılıyor












İ
















[bisikletle]Türkiye: Yalova - Gemlik - İznik - Yalova

1. gün: İstanbul – (feribotla) Yalova > Armutlu > Gemlik =  99,81 km
2. gün: Gemlik > Sölöz > İznik =  56,09 km
3. gün: İznik > Orhangazi > Güneyköy > Yalova – (feribotla) İstanbul =  69,99 km

Toplam =  225,89 km


Tur bilgisi: Yol % 95 asfalt. Yalova-Armutlu-Narlı arası asfalt aşınmış, yamalı. Güneyköy sonrası bir süre yol kalitesi düşüyor. Esenköy öncesi ve sonrası bir tırmanış, Orhangazi’den Güneyköy’e uzun bir tırmanış var. Gemlik konaklama otel, İznik öğretmenevi veya otel. Kayıkhane’de çadır kurmak mümkün.

Turun başı Yalova - Gemlik




[bisikletle]Türkiye: Yalova - Gemlik - İznik - Yalova