12 Kasım 2009

İDO ile yazışma 3

Bildiğiniz gibi İDO bisikletlere şehir hatları dışında ücret uyguluyor. Ancak burada belirlediği ücret yol uzunluklarına göre farklılık gösteriyor. Örneğin Kartal-Yalova arası 2,-TL alınırken daha kısa olan Pendik-Yalova için 4,-TL ödemek zorundasınız. Bununla da kalmıyor bisiklet ücreti için keseceği bileti olmadığından size 2,- TL’lik Boğaz Turu bileti veriyor.
Uzaklığa göre, yani mil hesabı üzerinden yapılması gereken ücretlendirmenin hangi mantığa sığdığını anlayamadık.

Konuyu aydınlatması için İDO Genel Müdürü’ne sorduysak da bugüne kadar kendisinden bir açıklama alamadık.

Halbuki bisikleti ücretsiz taşısa İstanbul'un ulaşım sorununa ne denli katkı yapacağını bilmiyor.
İDO'nun bisiklet dostu olacağı günü özlemle bekliyorum.


From: Mustafa Dorsay < > Date: September 19, 2009 5:44:51 GMT+03:00
To: Ahmet Paksoy < >
Cc: Kadir Topbas < >, Deniz Som < >, Abdulkadir Yucelman < >, Ruhat Mengi < >, Deniz Alphan < >, Neyyire Ozkan < >, Aydan Celik < >
Subject: Fwd: bilet

Elinize geçmediği düşüncesiyle size tekrar yolluyorum. Lütfen konuyla ilgili açıklama getirirmisiniz. Teşekkürler.


From: Mustafa Dorsay < > Date: September 2, 2009 12:04:30 GMT+03:00
To: Ahmet Paksoy < >
Cc: Kadir Topbas < >, Deniz Som < >, Abdulkadir Yucelman < >, Ruhat Mengi < >, Deniz Alphan < >, Neyyire Ozkan < >
Subject: billet

Sayın Ahmet Paksoy
İDO Genel Müdürü,
lütfen asağıdaki konulara bir açıklık getirebilirmisiniz.
1- İDO altında toplanan deniz taşımacılığı neden tek bir anlayış birleşmez?
Dünya çevrecilik, küresel ısınma, trafik sorunu vb meselelerin çözümünde bisikletin kullanımını her geçen gün daha fazla desteklerken (işine bisikletle gidene km başına para ödemesi, toplu taşıma araçlarında uygun yer ayırması ve ücret almaması gibi. Hatta bisikletli yolcudan ücret bile almaması), İstanbul'umuzda bizler bisiklet kullanıldığımız için adeta para cezası veriyoruz (trafikte yaşadığımızΩterör cabası). İDO olarak sizler şehir hatlarında ücretsiz taşıyorsunuz ama deniz otobüsü veya hızlı feribot olunca bisiklet için para almak istiyorsunuz. Eskihisar-Yalova arası çalışan arabalı vapurda ücret almıyorsunuz. Neden bu farkli uygulama? İDO olarak tek bir anlayış altında birleşemezmisiniz: bisikletten ücret alma, destekle ki bisiklet kullanımı yaygınlaşsın.
2- Hangi mantıkla hesap edildiğini anlayamadığım bir ücretlendirme.
Kartal'dan Yalova'ya deniz otobüsüyle giderken yolcu için 5,75 TL (Akbil) bisikletim için 2,- TL ödüyorum (toplam 7,75 TL). Halbuki Pendik'ten Yalova'ya hızlı feribota (aslında arabalı vapur, neden bu isim altında ki!) bindiğimde yolcu için 6,-TL bisikletim için 4,-TL ödüyorum (toplam 10,- TL). Buradaki gariplik şurada: Kartal Yalova'ya daha uzakken taşıma ücreti Pendik'e göre daha düşük. Ücretlendirme mesafeye göre, yani mil üzerinden yapılmıyor mu? Başına "Hızlı" kelimesi eklendiğinde mi herşey değişiyor?
3- Bisiklet taşıma bileti.
Şimdi pazar günü (30.08.09) Yalova'dan Kartal'a deniz otobüsüyle geldim ve bisikletim için 2,- TL para ödemem istendi. Buyrun paranız dedim. Bana kesilen bilet (ekteki örnek) üzerinde "Bogaz Turu, Seri - A Sıra No: 256552 Yolcu Taşıma Bileti" yazmakta. Buradan da anlaşılmakta ki sizin bisiklet için almaya çalıştığınız paranın bileti bile yok. İDO nasıl bir işletmedir anlayamadım! Burada bir gariplik olduğunu biliyorsunuzdur ama görmemezlikten mi geliyorsunuz? Nasılsa vatandaşın başka seçeneği yok mecburen ödeyecek diye mi düşünüyorsunuz? Bu uygulama yıllardır yapılmakta. Pendik'ten binildiğinde de alınan 4,- TL karşılığında bisiklet taşıma bileti verilmemekte. Zaten başta internet sitenizde de bisiklet ücreti yazmıyordu, bu tartışmalar sonucu ücretlerin altına öylesine eklendi ama bileti unutuldu. Unutulmadı, öyle bir ücret yok. Olsaydi bileti olurdu. Zorla istenen bu paranın tek amacı olabilir, o da bisiklete para keselim ki ulaşım aracı olarak kullanılmasın. Bunu başka türlü anlamak mümkün değil.
4- Personelin kabalığı.
Aynı gün Yalova'dan binen yaşlı bir hanım elindeki eşyaları içeriye sokabilmek için turnikelerde el arabası aradı durdu. Bulamadı tabii. Orada olması gereken araba gemi iskelesinin ucundaydı. Rica etti personelden yardım etmesini. Aldığı yanıt: Ben senin hamalın değilim! Söylenecek laf mı şimdi bu. Ne mi oldu? O yaşlı hanım eşyalarını bırakarak yandan dolanıp iskelenin ucundaki arabayı almak zorunda kaldı. Sonrasında biz yardım ettik de arabayı bekleme salonunda yerlerdeki kapı eşiklerinden aşırtarak (araba düşünülmüş ama yerlerdeki çıkıntılar unutulmuş!) gemiye götürebildi. Personellerinize davranış eğitimleri vermiyormusunuz? Ne olursa olsun kibarlıklarını muhafaza etmeleri, yardımsever olmaları gerektiği ögretilmiyor mu? Nereden buluyorsunuz bu kadar kaba insanları? Üzülerek yaşadığım bu durumlara çözüm getireceğiniz umudunu halen taşımaktayım.
Saygılarla
Mustafa Dorsay
Emniyetevler, Yamaç Sk. 5A Çeliktepe - İst.


Konunun öncesi İDO ile yazışma 2

Bir başka mesele Altur ile yazışma