21 Ağustos 2013

Durum-2

Bisikletin özünde çevreci olması yatmakta. Bu nedenle de bisikletçi/bisikletli de çevrecidir, öyle olmalıdır.

İstanbul Maltepe Dolgu Alanı projesi her yönüyle sakıncalıdır. Bu durum yetkili kurumlar tarafından defalarca dile getirilmekte, bölge halkının tepkisini çekmekte.

Hal böyle iken Bisikletliler Derneği bize müjde olarak bu dolgu alanı üzerinde ‘Açık Bisiklet Velodromu, BMX Parkuru...’ gibi projelerin gerçekleşeceğini duyurmakta (Bisikletliler Derneği).

Proje güzel ama yer seçimi son derece hatalı. İBB, bisikletle ilgili çözülmesi gereken bir yığın işi ele almayıp gözleri boyamak amacıyla bu projeyi kabul etmesinin altında, dolguya olan tepkileri azaltmak, bisikletçi/bisikletli’nin sesini kısma düşüncesi yatmakta.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi bisikletin ve bisikletçinin özüne saygı duysun. Bisikletin, çevreye duyarlı projelerin ana unsuru olmasına çaba göstersin.

Bisikletliler Derneği’ni uyararak, çevreci ve bisikletçi/bisikletli olarak kendimizi sorumlu görmeliyiz.



From: "mustafa dorsay \"el turco\""
Subject: durum2
Date: 21 Ağustos 2013 09:29:12 GMT+03:00
To: Murat Suyabatmaz
Cc: Ayten Duz , Bulent Yamaner , Dilek Kalmaz

Sayın
Murat Suyabatmaz
Bisikletliler Derneği Başkanı

Derneğinizin internet sitesinde 19.08.2013 tarihinde duyurduğunuz ‘Bisiklet Dostlarına Müjde’ haberinizle ilgili olarak aşağıdaki noktalara dikkatinizi çekmek isterim.

İBB ile yaptığınız uzun toplantılar sonucu Maltepe dolgu alanına ‘Açık Bisiklet Velodromu, BMX Parkuru...’ gibi bisikletçileri ilgilendiren projeleri onaylatmanızdan dolayı derneğinizi kutlarım. Ancak yapılması düşünülen alanın seçimi ve amacına dikkatinizi çekmek isterim:

  • 400 m eninde ve 3,5 km uzunluktaki dolgu alanının 40 km yakınından fay hattı geçtiği biliniyor.
  • Alanın doldurulmasında kaya parçaları yerine hafriyat çöplüğünün kullanılmasının sakıncaları.
  • Bu alanların bize park ve gezme alanları yaratılıyor gibi bir makyaj altında gösterilerek ‘peyzaj’ işi olarak yutturulmaya çalışılması.
  • Esas amacın sermayeye hareket alanları yaratmak, ileride yapılaşmaya açmak gibi hedeflerin bulunduğu, bu ehliyetin de devletin elinde olduğu bilinmekte.
  • Sürekli çalışan hafriyat kamyonlarının çevreye verdiği rahatsızlık ve yaydığı kirlilik.
  • Biyolojik yaşamı yok eden, deniz-kıyı doğal yaşamını hiçe sayan anlayış.
  • Ve dahası...
Her şekliyle eleştiri konusu olan dolgunun yanında bisikletçiler/bisikletliler olarak yer almak son derece sakıncalı.

Neden mi?

Bisikletçiler/bisikletliler olarak bizler çevre dostuyuz. Bu gibi rant projelerinin yarattığı tehlikelerin bilincindeyiz. Ve o nedenle de tepki göstermekteyiz. 3. Köprü, Taksim Gezi Parkı, Galataport, Kanal İstanbul, Haliç Metro Köprüsü, Haydarpaşa Limanı, Yenikapı Dolgu Alanı, Çamlıca Tepesi... vb projeler. Hepsinin ne amaçla, neye hizmet ve neleri yok ettiğinin farkındayız.

Bu işlerin yürüyebilmesi için bizlere sus payı olarak verilen ‘Açık Bisiklet Velodromu, BMX Parkuru...’ gibi projelerin taşıdığı amacı görebiliyor musunuz?

Yarın, adalara köprü yapacağız, yanında da bisiklet yolu olacak, çevre gününde 3. köprüden bisikletle geçebileceksiniz, Kanal İstanbul’da bisiklet taşınacak derlerse kanmayın. Hepsi sesimizi kesmek için.

İBB ile bu anlaşmaları yapmış bir dernek olarak nasıl çevrenin korunmasından yana tavır alınabilir ki? Nasıl çevre günü kutlanabilir?


Lütfen uyanık olun, bu yalanlara kanıp oyuna gelmeyin.


İBB’den toplu taşıma araçlarında bisiklete yer açmalarını, bisikletlerden ücret almamalarını isteyelim. Bisiklet dostu olduklarını bize bu şekilde göstersinler. Yolları düzeltsinler, üzerindeki çöp bidonlarını, bankları, park etmiş araçları kaldırsınlar. İETT şoförlerini eğitsinler...

Yeni açılan M3 metro hattını denemek üzere bisikletle kullandık. Her aktarmada jeton atıyorsunuz. Bisiklet için de bastığınızda aktarma saymayıp tam para aldığından toplam ücret hiç de öyle yabana atılır bir meblağ değil.

Daha önce doldurulmuş Kartal-Maltepe sahil şeridinin bugün nasıl bir mangalcı işgaline uğradığını, bisikletle geçmenin mümkün olmadığını görüyoruz. İBB önce buraları bir düzene koymalı, sahipsiz bırakmamalı. Aynı durum Bakırköy sahili için de geçerli.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi bisikletin ve bisikletçinin özüne saygı duysun. Bisikletin, çevreye duyarlı projelerin ana unsuru olmasına çaba göstersin.


Saygılarla,

Mustafa Dorsay
20.08.2013

























İlginizi çekebilir İETT