24 Mayıs 2018, Perşembe / Çıtlık – Dalyan, 59 km (26. gün)
Erken uyanıyorum, 6 buçuk. Evde hiç ses yok, kuş sesleri dışında. Kesintisiz bir uyku çektim iki gecedir. İlhan uyumakta, sahur sonrası yatıyorum 8’e kadar diyordu. Belki ben biraz programını değiştirmiş olabilirim. Az oyalanıyorum yatakta, sonra banyodaki işlerimi hallediyorum.
İlhan bana kahvaltı hazırlamakta. Ben de eşyalarımı topluyorum bu arada. Rodi kapıda, İlhan’ın onunla konuşmasını duymaktayım. Eşyalarımın toplanması sonrası iki yumurta, çay ve biraz reçelle karnımı doyurup yanından ayrılışım 9.30. İki güzel gün geçirdim yanında, yedirdi içirdi yatırdı, çok teşekkürler sevgili arkadaşım.
Bugün Ortaca-Dalyan yolcusuyum. 50 kilometrelik bir mesafe. Bölünmüş yol, sıcak asfalt, güvenlik şeridi var. Daha önce geçmiştim buralardan. 1,7 kilometre sonra 1 kilometrelik %8’den bir tırmanış geliyor. Hava puslu, güneş pusun arkasında. Bugün uzun kolluyu ve yeleği giymedim. Kısa kolluyum. Doğu, güneydoğu yönündeyim. 30,1 °C sıcaklık var. Hafif bir rüzgar sol çaprazımdan esmekte. Yola çıktığımdan beri zinciri yağlamadım. Durup bu işi de hallediyorum. Seneler önce bu yolu Firu’yla 2x pedallamıştık. GPA sonrası. Hatta Çintar (mantar) pişiren bir adamın kazığını da yemiştik bu yolda. Bilirsiniz bu mantarı, bazı bölgelerde Kanlıca, Melki veya Çilmik olarak da adlandırılıyor. Etrafta çam ağaçları var. Reçinenin kokusu gelmekte. Çok güzel buraları. Yemyeşil ortalık. Her çıkışın inişi olduğundan şimdi 1700 metrelik bir inişteyim. 10.50, 21,7 kilometre geride kalmış. Döğüşbelen’e gelmişim bile. Yol üzerinde portakal-nar suyu sıkıldığını duyuran tezgahlar var. Birine giriyorum. Adam 2,5 diyor kadın 3, bardağı. Fakat kaba bir kadın, çekilir gibi değil. Başkasına gidiyorum. Daha kibar ve de ucuz. Büyük bir bardak 3,5. 5 liralık istiyorum. Soğutulmuş portakallardan taze sıkılmış 1,5 bardak portakal suyu ilaç gibi geliyor.
Aldığım enerjiyle tekrar yoldayım. Yolun evsafı değişti. Kaba asfalt oldu. Çok sıkıcı, zorla gidiyor bisiklet. Sürtünme fazla. Aaa, o da ne? Karşı yolun asfaltı kaymak. Hoppala. Niye farklı ki?
Jandarma karşı şeritte radarla hız kontrolü yapmakta. Askerle selamlaşıyoruz. Hiç duymadığım yerel bir otobüs firmasının araçları sıkça geçmekte, Ünlü Turizm. [e] 23 km/10.54/%20 harcandı. Küçük bir tırmanış sonrası gelen inişten sonra Sultaniye-Kaunos ayrımı geliyor. Önceki gelişlerimizde buradan sapmıştık. Bugünse düz devam ediyorum. Şimdi de trafik polisi kimi aracı çevirmekte. Güvenlik şeridi de daraldı buralarda.
İlk yerleşimin izleri MÖ 3400 yılarına dayanan, daha sonra İskitler, Asurlular, İyon ve Dorlar, Persler, Helenler, Seleykoslar, Romalılar, Menteşoğulları ve Osmanlıların egemenliğinde yaşamış, Doğu Akdeniz ve Ege'nin kesişim noktasında bulunan Köyceğiz’e geldim; sağdan şehir merkezi diye dalıyorum. Parke bir yoldan ilçeye girmekteyim. Sadece görmek için gireceğim. Güzele benziyor. Bir başka sefer burada da kalayım. Köyceğiz’in adı acaba nereden gelmekte? Efsaneye göre Köyceğiz, gölün alanı üzerinde bulunan bir ovada kurulmuş. Bilinmeyen bir zamanda ovayı sular basmış. Felaketin seyrine gelenler gölün doğu kısmında kalan birkaç evi ve insanı görünce: "Bütün şehir batmış, sadece kıyıda bir köyceğiz kalmış." demişler. Bugün hâlâ gölün altında bir batık şehir olduğuna inanılır J
Köyceğiz sonrası yolun asfaltı düzeliyor. Ohh be... Hava puslu, cayır cayır da yanmıyorum, iyi oluyor. Serinleten bir rüzgar var. 16 metre rakımda devam ediyorum sürmeye. Yol düz, yani minik çıkışlar oluyor arada derken %7’den 500 metrelik kısa bir tırmanışla 49 metreye yükseldik ama sonra gene alçalıyoruz. Dalyan için bir yol ayrılıyor sağdan. Ama ben Ortaca’ya gidip Tarkan Bisiklet’e uğramak istiyorum. [e] 44,7 km/12.00/%40 harcandı. Bir tırmanış geliyor, %8’den 2200 metre uzunluğundaymış. Biraz zorluyor (157 m rakım oldu). Karşı rüzgar var, çok kuvvetli değil ama var. Sonuçta her çıkışın mükafatı beraberinde geliyor ve 1700 m demiş, hızla Ortaca’ya doğru inmekteyim. Hava sıcaklığını 36,9 °C olarak göstermekte Garmin. Sağda Amerikan arabalarının bolca olduğu bir oto pazarı geçilmekte. Ortaca’ya 3 kilometre gibi bir şey kaldı.
Bölgeyi içine alan, Köyceğiz-Ortaca-Dalaman ilçelerinde, ekoturizm odaklı yürüyüş ve bisiklet rotaları var. ECO Trails adında bir kuruluş bu konuda önemli projeler gerçekleştirdiğini öğrenmekteyim. 3 yıl süren çalışmalar sonunda 470 km’lik yürüyüş ve 700 km’lik bisiklet rotası oluşturulup işaretlenmiş. İngilizce-Türkçe rehber kitap ve rota haritası, tanıtım broşürü ve posterleri, dijital harita da içeren mobil uygulama, internet sitesi ve sosyal medya sayfaları da kullanıcıların hizmetine sunulmakta. Konuya ilişkin ayrıntılı bilgi için tıklayın lütfen.
Bölgeyi içine alan, Köyceğiz-Ortaca-Dalaman ilçelerinde, ekoturizm odaklı yürüyüş ve bisiklet rotaları var. ECO Trails adında bir kuruluş bu konuda önemli projeler gerçekleştirdiğini öğrenmekteyim. 3 yıl süren çalışmalar sonunda 470 km’lik yürüyüş ve 700 km’lik bisiklet rotası oluşturulup işaretlenmiş. İngilizce-Türkçe rehber kitap ve rota haritası, tanıtım broşürü ve posterleri, dijital harita da içeren mobil uygulama, internet sitesi ve sosyal medya sayfaları da kullanıcıların hizmetine sunulmakta. Konuya ilişkin ayrıntılı bilgi için tıklayın lütfen.
Şehir merkezine doğru pedallayıp gelen ışıklardan sola. Sonra ilerle ve sağda Tarkan Bisiklet’i buluyorum. Park edip girdiğim dükkan müthiş. Kocaman, bisiklet ve malzeme dolu. İstanbul’da bile zor bulunur böylesi. Tarkan Beyle tanışıyor, Hakkı Beyin selamını iletiyorum. Aynı zamanda İlhan’ın da tanıdığı. Kanuni Yokuşu’ndan inerken balataların aşındığını düşünüyorum. Bir baktırmam iyi olur. Elindeki işi bitirince sıra benim velespite geliyor. Ehh, balatalar haliyle yarılanmış. Değiştirmesi benim için daha iyi. Titiz çalışıyor Tarkan Bey. Eşi bir kahve getiriyor. Öğle yemeğine beni de dahil ediyorlar. Çoban salata, yoğurtlu ıspanak ve makarna. Bolca bisiklet konuşuyoruz. Steps, Di2, Scram, Carraro, Ghost... İşler büyüyor, hidroliği beğenmiyor Tarkan Bey. Değiştiriyoruz. Bu işleri uzatıyor ve 5’e kadar kalıyorum yanlarında. Ama güzel bir bakımdan geçmiş oldu velespit. 150 lira tutuyor işlemler.
Şimdi Dalyan’a doğru pedallamaktayım, bisiklet yolundan. Gerçi yol üzerine park edilmiş araçlar, çöp kutuları bolca. Ehh ülkemiz insanı halen bisiklet yolunu öğrenemedi. [e] 58,7 km/17.34/%60 harcandı. Tarif üzerine Ley Ley Restoran’ı buluyor, oradan Okçular diye sapıyor,1149 sokağa giriyor, Ege Villasına ulaşıyor, Aytekin ve Latife’nin annesiyle tanışıyor, bolca sohbet ediyor, duşumu alıyor, Latife’nin ve ardından Aytekin’in de gelmesiyle iftar vaktinde akşam yemeği için sofraya oturuyorum. Yayla çorbası, sarma, salçalı patlıcan kızartması, cacık J Son zamanlarda muhteşem yemekler yemekteyim. Kaybettiğim kiloları geri alıyorum.
Ardından TV önünde siyaset programına kısa bir göz atmaca, Vatanım Sensin’in takibiyle, helva ve çay eşliğinde sürüyor gecemiz. Bu yeni evlerine ilk geliyorum. Çok güzel bir yer almışlar. Minik bir havuzu da var.
Çıtlık - Dalyan
Tur tarihi: 24 Mayıs 2018
Kat edilen mesafe: 59,50 km
Ortalama hız: 17,5 km/sa
Bisiklete biniş süresi 3 sa. 24 dk., dışarıda geçen süre 8 sa. 12 dk.
En yüksek sıcaklık 37 ˚C, en düşük 27 ˚C, ortalama 32,9 ˚C
İrtifa kazancı (çıkış) 489 m, kaybı (iniş) 483 m
En düşük irtifa 3 m, en yüksek irtifa 178 m
Garmin yol bilgileri Çıtlık-Dalyan
Relive yol bilgileri Çıtlık-Dalyan
İlhan’dan ayrılışım 9.30.
|
Bugün Ortaca-Dalyan yolcusuyum. Bölünmüş yol, sıcak asfalt,
güvenlik şeridi var. Daha önce geçmiştim buralardan. 1,7 km
sonra 1 km’lik %8’den bir tırmanış geliyor.
|
Hava puslu, güneş pusun arkasında. Bugün uzun
kolluyu ve yeleği giymedim. Kısa kolluyum.
|
Doğu, güneydoğu yönündeyim. 30,1 °C sıcaklık var. Hafif
bir rüzgar sol çaprazımdan esmekte.
|
Karaböğürtlen yolu. Başka bir zaman Ula’dan
bu yolu kullanmak isterim.
|
Etrafta çam ağaçları var. Reçinenin kokusu gelmekte. Çok güzel buraları. Yemyeşil ortalık. |
Uyarmışlar da, bu cahillere ne ifade eder ki?!
|
Yol üzerinde portakal-nar suyu sıkıldığını duyuran tezgahlar
var. Birine giriyorum. Soğutulmuş portakallardan taze
sıkılmış 1,5 bardak portakal suyu ilaç gibi geliyor.
|
Saat 11.12
|
Köyceğiz. Parke bir yoldan ilçeye girmekteyim.
|
Güzele benziyor. Bir başka sefer burada da kalayım. Nedense
hiç kalmadım, hatta ilk defa görüyorum L
|
Köyceğiz sonrası yolun asfaltı düzeliyor. Ohh be...
|
Hava puslu, cayır cayır da yanmıyorum, iyi
oluyor. Serinleten bir rüzgar var.
|
Hızla Ortaca’ya doğru inmekteyim. Hava sıcaklığını 36,9 °C
olarak göstermekte Garmin. Sağda Amerikan arabalarının
bolca olduğu bir oto pazarı geçilmekte.
|
Saat 12.19
|
Şehir merkezine sapıyorum.
|
Şehir merkezine doğru pedallayıp gelen ışıklardan sola.
|
Sonra ilerle ve sağda Tarkan Bisiklet’i buluyorum.
|
Park edip girdiğim dükkan müthiş. Kocaman, bisiklet ve
malzeme dolu. İstanbul’da bile zor bulunur böylesi.
|
Öğle yemeğine beni de dahil ediyorlar. Çoban salata,
yoğurtlu ıspanak ve makarna. Her şey bana göre J
|
Tarkan Bey ve yardımcıları ile.
|
Şimdi Dalyan’a doğru pedallamaktayım, bisiklet yolundan. Gerçi
yol üzerine park edilmiş araçlar, çöp kutuları bolca. Ehh
ülkemiz insanı halen bisiklet yolunu öğrenemedi.
|
Tarif üzerine Ley Ley Restoran’ı buluyor, oradan Okçular
diye sapıyor,1149 sokağa giriyor, Ege Villasına ulaşıyorum.
|
Latife’nin ve ardından Aytekin’in de gelmesiyle iftar
vaktinde akşam yemeği için sofraya oturuyoruz.
|
Son zamanlarda muhteşem yemekler
yemekteyim. Kaybettiğim kiloları geri alıyorum J
|
(devamı) 27. gün Dalyan II - (öncesi) 24. gün Muğla–Çıtlık
[bisikletle]Türkiye: Lidyalıların İzinde
Mudanya–Görükle = 43,09 km
Görüklü–Orhaneli = 60,44 km
Orhaneli–Dursunbey = 83,68 km
Dursunbey–Balıkesir = 81,96 km
Balıkesir–Sındırgı = 62,24 km
Sındırgı–Akhisar = 57,17 km
Akhisar–Manisa = 51,81 km
Manisa–Salihli = 76,51 km
Salihli–Kula = 48,22 km
Kula–Uşak = 76,59 km
Uşak–Eşme = 67,73 km
Eşme–Buldan = 75,10 km
Buldan–Nazilli = 84,89 km
Nazilli–Aydın = 47,20 km
Aydın–Bozdoğan = 72,83 km
Bozdoğan-Yatağan = 57,03 km
Yatağan–Muğla = 32,63 km
Muğla–Çıtlık = 33,91 km
Çıtlık–Dalyan = 59,50 km
Dalyan–Fethiye = 63,62 km
Fethiye–Gelemiş = 81,12 km
Gelemiş–Kaş = 52,43 km
Kaş–Demre = 67,61 km
Demre–Karaöz = 59,64 km
Karaöz–Tekirova = 47,55 km
Tekirova–Antalya = 53,37 km
Antalya–İstanbul = 11,66 km
İlginizi çekebilir [bisikletle]Türkiye: Hititlerin İzinde (Elâzığ–Tunceli)