E-bisikletler çoğalmakta. Artık her markanın birden fazla
modeli, çeşidi var: önden çekmeli, arkadan itmeli, orta motorlu... hepsinin
kendine göre artısı eksisi bulunuyor. Ortak tek sıkıntıları: enerji. Yani pilin
gücü. Yeni yapım yöntemleri ile daha güçlü piller üretilmekte, ne var ki hepsi bir
yerde bitiyor. Yolculuğun ortasındaysan nerede şarj edeceksin?
İşte tam burada, güneşin gücü imdada yetişebilir mi? Tepemizde
tüm gün duruyor. Öyle değil mi? Mimar Raf Van Hulle tarafından tasarlanmış ‘Solarwind’
bu konuya bir çözüm sunmakta.
Bu römork fazladan bagaj alanı sağladığı gibi elektrikli
bisikletin pilini şarj etmek için de güneş paneli ile donatılmış.
Teknik olarak her şey düşünülmüş: pilin aşırı şarj olmaması,
kısa devre, istenmeyen kesintiler... Sağlanan 12v güç ile cep telefonu, yönbul
(GPS), ön arka ışıklar gibi elektrik gerektiren her şey çalışıyor.
2011 ‘ecodesign’ ödüllü Solarwind’in 3 farklı modeli var:
Breeze (Esinti) /
5BF(*)
Modellerin arasında en küçüğü. Kent kullanımı için uygun.
Panel boyutları 52x123 cm, 90 Wp (**) güçte. Yani, 5 BF’lik veya 30-40 km/sa
gücünde bir arka rüzgar üretmekte. Daha hızlı ve uzun gezecekseniz geceden pili
doldurmanız öneriliyor. Breeze’in tekerleri 16 inç. Ederi 1950,- avro.
Storm (Fırtına) /
6BF
Breeze’in az büyük sürümü, uzun yolculuklar için. Dolu pille
yola çıktığınızda günlük 200 km uzaklıklar çok rahat alınıyor. Panel boyutları
65x150 cm, 140 Wp güçte. Yani, 40-50 km/sa gücünde bir arka rüzgar üretir. Kasanın
dışında bulunan 2 metal bidon tutucu, düşme veya çarpmada içecek / yakıt gibi
sıvıları korumakta. 20 inç’lik daha büyük tekerler aracılığıyla bozuk yollar ve
çukurlardan daha rahat geçebilirsiniz. Ederi 2250,- avro.
Desert Storm (Çöl
fırtınası) / 7BF
Storm modelinin güçlendirilmiş hali. Özellikle elektriğin
bulunmadığı bölgelerde yapılan yolculuklar için. 65x150 cm boyutunda üstü üste duran
2 panel yan yana açılarak 280 Wp’lik güç üretmekte. 2 fazladan darbe emici
bidon tutucularla daha fazla alanınız var. 12v, 110 dB güçteki korna motorize
trafikte fark edilmenize yardımcı olmakta. Ederi 3850,- avro.
(*) BF=Beaufort (Rüzgârların şiddeti, Beaufort ölçeğinden
yararlanılarak orantılanıyor).
(**) Wp=Watt peak (Bir solar hücrenin standart test şartları
altında elde ettiği güç).
Solarwind, rüzgarı arkanızdan estirmek için iyi bir çözüm.
The Sun Trip / Güneş Yolculuğu
Haçlıların Küdüs’e atları ve yükleriyle gidebilmeleri için yıllar
gerekiyordu. 15. yy.’da ticari gemilerin Asya kıyılarına ulaşmaları 4 ay
almaktaydı. Bugün, 21 yy.’da uygulayım bilimi (teknoloji) bize uzun
yolculukları doğanın temel güçlerini kullanarak yapmamıza olanak kıldı.
Güvenilmez denizleri geçmeye gerek kalmadan karadan kas ve güneş gücüyle. Attan
daha hafif, daha hızlı ve etkili. Orta çağdan beri ilk defa insanlık gene
kendini tekrar şaşırttı.
Güneş Yolculuğu ‘solar bisikletler’ ile düzenlenmiş ilk yarış. 15 Haziran 2013 tarihinde, aralarında Solarwind’li 3 Flaman’ın da bulunduğu uluslararası yarışmacılar Fransa’nın Chambéry kentinden yola çıktılar. Hedefleri Kazakistan’ın merkezi Astana’ya mümkün olan en kısa sürede ulaşmak. Ünlü Paris-Dakar yarışının bir ekolojik yorumu gibi, en az 8000 km yol. Her yarışmacı kendi el yapımı e-bisikleti, kendi belirlediği rota ile kendi başına hareket edecekti.
Bu yarış, insan aklına bir övgüdür. Teknik yaratıcılık ve
sınır ötesi yapıcı işbirliğinin uyumu, tek bir damla yakıt olmadan, yüksek
hızlarda, büyük uzaklıkları geçebilen bir düzeneği olanaklı kıldı.
Uygulayım bilimi ve doğa bu üç parçayla güçlerini
birleştirdi: binici, at ve arabası.
Binici
Raf Van Hulle, 1975, 62 kg, vejetaryen.
En büyük tutkusu dayanıklılık sporu. Dağcı ve triatloncu
olarak fiziksel sınırlarını genişletmeyi öğrendi. Böylece yolculukların en zor
dönemimde bile dinlenme ve sürüş saatleri arasında ince bir dengeyi denetleyerek
temel rahatlığı zevkle sürdürdü. Bu düşünceyle Solarwind tasarlandı: güneş ve
kas gücünü birleştirerek yüksek hızlarda büyük uzaklıkları geçmek. Bir düş
olarak başladı ve sonunda Avrupa ve
Asya'daki uzun yıllar süren bisiklet deneyimini kazandırdı.
Yarış sırasında bisikletçiye Luc Vervaest (spor hekimi),
Mieke van den Bossche (kişisel antrenör) ve Fons Servranckx (iletişim, lojistik
ve rota yönlendirme) destek verecek.
At
E-at, dönüştürülmüş bir HasePino-tandem. Önde ikinci
bisikletçinin oturacağı yerde 2 solar panelle donatılmış. Sert yağmurlarda bu
panel yukarı katlanarak alçak gövdeye koruma sağlayabiliyor. Arabanın
Crystalyte 48V güçte motoru bulunuyor; sağlam, kazançlı ve dik yamaçlarda son
derece güçlü. Fren gücü inişlerde toplanarak daha sonra tırmanışlarda
kullanılmakta.
Bu at kendisinin bir uzantısı, insan ve binici. İki ay
boyunca, bineceği ve bakımını yapacağı teknolojik arkadaşı. Güneş tarafından
beslenip, birlikte soluyup terleyecek, doğanın tadını ve en güzel bozkır görüntülerini
izleyecekler.
Araba
Desert Storm, 13 kg ağırlıkta, bu yarış için özel tasarlandı.
Açılır solar panelleri bisikletçiye 7 BF gücünde arka rüzgar sağlamakta. Sıvılara,
su arıtma ve haritalara daha fazla depolama alanı vermekte. E-at’ıyla birlikte
yolda 280 Wp, dinlenmede ise 560 Wp güç elde edilmekte.
23 Temmuz 2013’de, 38 günlük bir yolculuk sonrası Raf Van
Hulle Astana’ya birinci olarak ulaştı. Ortalama 197 km/gün, toplam 7500 km yol
yaptı.
Kaynak NoTechMagazine, Solarwind
Haber için Vehbi’ye teşekkürler.
İlginizi çekebilir Telefonu Bisikletten Şarj Edin, Kopenhag Tekerleği, Mamut Trailers, Elektro Bisikletler 2